Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, Emniyet Genel Müdürlüğü (EGM) Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Daire Başkanlığı koordinesinde yaklaşık 6 ay boyunca gerçekleştirilen teknik ve fiziki takip sonucu 'nitelikli dolandırıcılık', 'resmi ve özel belgede sahtecilik', 'parada sahtecilik', 'ihaleye fesat karıştırma', 'rüşvet ve irtikap', 'Vergi Usul Kanunu'na muhalefet', 'tefecilik' suçlarını işleyen suç grupları belirlendi. Soruşturma kapsamında 264 şüpheli hakkında gözaltı kararı verildi, 190 kişi de ifadeleri alınmak üzere emniyete çağrıldı. Şüphelilerin yakalanması için 50 ilde 'Girdap' kod adı verilen operasyon başlatıldı.

Operasyonun Antalya ayağı, 6 mağdurun polise şikayeti üzerine gerçekleştirildi. Şüphelilerin, kendilerini mağdurlara iş insanı gibi tanıttığı, kullandıkları yatırım danışmanlığı ofisine 'cumhurbaşkanı başdanışmanı' adına çiçek gönderdikleri, siyasileri tanıdıkları olduğu izlenimi oluşturup, ihale ve projelerden yararlandırma vaadiyle yaklaşık 10 milyon TL dolandırıcılık yaptığı belirlendi. 10 şüpheli hakkında gözaltı kararı verildi. Denizli'de, 'Öterler' suç örgütü üyelerinin, işlettikleri kumarhanede kumar borcu olan kişilere yüksek faiz karşılığı borç verdiği, karşılığında boş senet imzalattığı saptandı. Borcunu ödeyemeyen kişilerden tehdit ve şantajla tahsilat yapıldığı, suçtan elde edilen gelirin bir kısmının da cezaevinde bulunan suç örgütü liderine ve örgüt üyelerine aktarıldığı tespit edildi. Polis, 8 kişinin gözaltına alınması için harekete geçti.

MAĞDURUN EVİNE SAHTE UYUŞTURUCU BASKINI

'Girdap' operasyonu kapsamında, Mersin'de de 'nitelikli dolandırıcılık' suçuna yönelik çalışma yapıldı. Suç örgütü üyelerinin, irtibatlı oldukları banka çalışanı vasıtasıyla kredi ve kredi kartı limitini artırmak isteyenlerin işlemlerini 20 bin TL karşılığında yapacakları vaadiyle mağdurlardan aldıkları kredi kartları ile toplam 282 bin TL harcama yaptığı belirlendi. Mağdurların parayı istemesi üzerine 75 bin TL'nin 'borç' açıklaması ile hesaplarına havale edildiği, sonrasında mağdurların icraya verilerek o paranın da geri tahsil edildiği ortaya çıkarıldı. Örgüt içerisinde yer alan ve kendisini 'avukat' olarak tanıtan diğer şüphelinin, müştekiden mağduriyetini gidermek için 36 bin lira istediği belirlendi. Sözde avukatın, bunu konuşmak için müştekinin evine gittiğinde, örgüt içinde yer alan ve kendilerini 'narkotik polisi' olarak tanıtan diğer şüphelilerin eve baskın düzenlediği ve müştekiyi 'uyuşturucu'dan gözaltına almaya çalıştığı tespit edildi. Bu sırada araya giren sözde avukatın müştekiyi bu durumdan kurtarmak için 20 bin lira para talep ettiği ve aldığı ortaya çıktı.

Yine kendisini 'avukat' olarak tanıtan şüphelinin, farklı ilde bulunan 2 müştekiyi savcılıkta bulunan 'uyuşturucu' ve 'kasten yaralama' suçlarına ilişkin dava dosyalarını kapatma vaadiyle toplamda 25 bin lira alarak dolandırdığı saptandı. Yine avukatlık senaryosu kullanılarak, orman arazisini orman vasfından çıkarıp, devretme vaadiyle 8 kişinin 783 bin TL'sinin dolandırıldığı anlaşıldı. Mersin'deki soruşturmada, toplam 10 şüpheli hakkında gözaltı kararı bulunuyor.