Veee ulusal basının şişirip şişirip söndürdükleri balon Gaziantep’te patladı..

Lig de durumu bizden iyi olmamasına rağmen herkesin normal olarak favorisi Galatasaray’dı.

Çünkü bizde 6 maçtır galip gelmeyi unutmuştuk ve oyunu değiştirecek oyuncu sayımız da fazla değildi.

Ama inanmak başarmak yarısıdır derler.

Sahayı onlara dar ettik.

Tamam, biraz Ertem Şener anlatımı oldu benimki de biliyorum ama 4 büyükleri yendiğimiz zaman daha büyük keyif alıyordum futboldan.

Hele bir de eze eze yenince tadı daha bir başka oluyor.

TV de mağlubiyetlerinin bahanelerini dinlemek “ yav he he “ demek de ayrı bir zevk.

Sanki kendileri iki hafta önce penaltılarla 6 puan almamış gibi bu ülke de penaltı kolay veriliyor demeleri yok mu zor tuttum kendimi gülmemek için basın toplantısında.

Oyunun sonucu bu olmaması lazım, adil değil sonuç derken acaba fark yemediklerini mi anlatıyorlardı.

Aslında öylesine kritik bir maçtı ki bu, zorlu virajların ilk virajıydı.

Allah korusun bir mağlubiyette küme düşme hattının en zayıf halkası bizdik.

Hedef takım olabilirdik bir anda.

Ama çok şükür ki hem Galatasaray’ı yendik hem rakibimizi puan olarak ta alta aldı.

Küme düşme hattındaki maçlar da biraz bizim lehimize olunca büyük ihtimal bu seneyi kurtardık sayılır.

Artık onlar düşüsün….