Forumun açılışında konuşan Tücaret Bakanı Mehmet Muş, Türkiye ile Irak arasında son dönemde artan temasların ikili ilişkilere daha da ivme kazandırdığını, bu tür organizasyonların daha sık düzenlenmesini istediklerini söyledi.
Ülkeler arasında yakın iktisadi ve ticari iş birliğinin Türkiye ile Irak'ın refahına önemli katkı sağladığını, bu doğrultuda iş birliğini güçlendirecek her türlü adımı atmaya istekli ve kararlı olduklarını vurgulayan Muş, el ele verdiklerinde tüm hedeflere ulaştıklarını ve özellikle ikili ticari ilişkilerde önemli gelişmelerin yaşandığını anlattı.

Muş, 2019'da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından "kısa vadede 20 milyar dolar tutarında ikili ticaret hacmine ulaşılması" hedefinin ortaya konulduğunu, 2020 itibarıyla salgına rağmen bu hedefin aşıldığını ve 20,7 milyar dolara ulaşıldığını anımsattı.
Bu başarının ülkelerin değerli ve fedakâr iş insanlarına ait olduğunu ifade eden Muş, ekonomik iş birliğinin diğer alanlardaki beraberliği de perçinleyeceğini, kurulan güçlü ticari bağların; kalkınmayı ve daha fazla refahı getireceğini bildirdi.
"Irak'ta ticari anlamda umut verici yeni bir döneme girdik"
Bakan Muş, Irak'ın geçen yıl itibarıyla Türkiye'nin dünyaya ihracatında 4. sırada olduğunu belirterek, "Ülkemiz ise Irak'ın dünyaya ihracatında 3. sıradadır. 2020'de yaklaşık 11 bin 500 firmamız Irak'a ihracat yapmıştır. Irak'a ihracatımızda zengin bir ürün çeşitliliği mevcut olup, hemen her sektörümüzün Irak ile iş yaptığını vurgulamak isterim." diye konuştu.
Irak'ın yeniden inşası kapsamında 2019'da iki ülkeden güçlü bir katılımla gerçekleştirilen iş forumunu anımsatan Muş, bugün de müteahhitlik sektörünün en seçkin temsilcileri ile geniş ve güçlü bir katılımla burada olduklarını, Irak tarafının da devlet ve özel sektör olarak geniş ve güçlü katılımla programa iştirak ettiğini söyledi.


Muş, Irak'ın Türk müteahhitlik sektörü için özel bir yere sahip olduğunu kaydederek, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Türk firmalarınca Irak'ta bugüne kadar 31 milyar dolar değerinde 1.034 proje üstlenilmiştir. Bu rakam Türk firmalarının dünyada üstlendikleri toplam proje bedelinin yaklaşık yüzde 7'sine tekabül etmekte ve Irak'ı, Türk firmaları tarafından dünyada en fazla proje üstlenilen 3. ülke konumuna getirmektedir. Son yıllarda yaşanan siyasi ve ekonomik gelişmeler nedeniyle üstlenilen yeni projelerde bir azalma yaşanmış olsa da Irak'ta ticari anlamda umut verici yeni bir döneme girdiğimizi söylemek mümkündür. Bu kapsamda firmalarımız son dönemde Irak'ın önemli altyapı ve üstyapı projelerini üstlenmeye başlamışlardır."

"Türk firmalar her türlü projede yer almaya hazır"
Ticaret Bakanı Muş, Türk firmalarının 2017'den beri üstlendikleri projelerin toplam bedelinin 6,5 milyar dolar olduğunu, bunun daha yüksek seviyelere ulaşmasını temenni ettiklerini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Söz konusu etkinlikle hem Irak'ın imarı, kalkınması, huzuru ve refahı için; hem de ülkemiz ekonomisi için oldukça faydalı iş birliklerinin kurulmasını öngörüyor; bu iş birliklerinin ülkemiz arasındaki bağı daha da kuvvetlendireceğine inanıyorum. Türk müteahhitlik firmaları gerek tecrübeleri, gerekse ulaştıkları ileri teknoloji ve beceri seviyesiyle önümüzdeki dönemde hayata geçirilecek her türlü projede yer almaya hazırdır. Müteahhitlik ve inşaatın yanı sıra iş insanlarımız enerji, sağlık, ilaç, gıda, tarım, giyim-tekstil, makine ve ekipmanları sektörlerine de ilgi duymakta olup, bu alanlarda da iş birliğine hazır olduğumuzu ifade etmek isterim."

"Demir yolunun ve boru hattının Türk firmalarınca yapılmasını arzu ediyoruz"
Bakan Muş, iki ülke arasında gerçekleştirilmesini önemli gördükleri projelere değinerek, şu açıklamalarda bulundu:
"Özellikle iki ülkeyi birbirine bağlayacak ve aynı zamanda Irak'ın Asya ve Avrupa arasında bir ticaret merkezi haline gelebilmesini sağlayacak olan demir yolu projesine büyük önem veriyoruz. Bu proje aynı zamanda ülkemizin de Irak üzerinden Körfez ülkelerine erişimini kolaylaştıracaktır. Bu projenin Türk firmaları tarafından yapılmasını arzu ediyoruz. Oluşturulacak yeni boru hattı projelerinde Türk firmalarının işi üstlenmeleri halinde çok başarılı işlere imza atılacağından eminiz. Ayrıca, Musul'da Organize Sanayi Bölgeleri inşa edilmesinin, Musul halkının refahına büyük katkı sağlayacağını düşünüyoruz."
Muş, Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması Anlaşması'nı en kısa sürede imzalamak istediklerini, bu vesileyle Irak'ın hak ettiği yatırımları çekeceğine inandıklarını kaydederek, geçen yıl aralık ayında imzalanan Çifte Vergilendirmenin Önlenmesi Anlaşması'nın en kısa sürede yürürlüğe girmesini arzu ettiklerini vurguladı.
İkili ticari ilişkilerin daha iyi noktalara taşınması için Iraklı makamların atmasını bekledikleri adımların bulunduğunu ifade eden Muş, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bu kapsamda Ovaköy-Fişhabur ve Derecik-Mergesur hudut kapılarının en kısa sürede açılmasını; bu sayede Türk nakliyecilerinin Irak'ın her bölgesine taşımacılık yapabilmesini arzu ediyoruz. Irak'ın transit ticaret uygulamalarına geçmesini ve tüm gümrüklerinde kuralların aynı şekilde uygulanmasını bekliyoruz. Öte yandan; ikili ticaretimizi kolaylaştırıcı her türlü tedbirin müştereken alınmasını, bu doğrultuda ithalat yasakları ve ilave gümrük vergileri yerine daha esnek yaklaşımlar sergilenmesini talep ediyoruz. Şunun altını çizmem gerek ki iş insanları genelde en kolay ulaşabildikleri ülkede ticaret yapıyor, iki kardeş ülke olarak bu konu aramızda engel teşkil etmemeli."
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Nail Olpak, "Türk müteahhit ve müşavirlik firmalarının Irak'ın altyapı, hastane, okul, kamu binaları gibi projelerinde daha fazla yer almaları için, rekabet şartları içinde, pozitif ayrımcılık talebimizin olduğunu ifade etmek istiyorum." dedi.
İki ülke arasında yaklaşık 17 milyar dolarlık ticaret hacmi bulunduğunu dile getiren Olpak, Irak'ın ithalatında Türkiye'nin payının yüzde 20'den yüzde 27'ye yükseldiğini bildirdi.
Olpak, son dönemde Irak'a ihracatta altın-mücevher, plastik ve mobilya sektörlerinin öne çıktığını kaydederek, "Ancak sadece bu sektörleri düşünmeyin. Başta imalat sanayi olmak üzere diğer sektörlere de odaklanmamız lazım." diye konuştu.
Mevcut ekonomik iş birlikleri geliştirmenin önünü açacağını düşündüğü, karşılıklı yatırım ve ticaretin artması için gereken hususlardan bahseden Olpak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Vize süreçlerinin kısaltılması ve kolaylaştırılması hem de ülkelerimizde iş yapan firmalarımızın elemanlarının çalışma vizesi süreçlerinin kolaylaştırılması önemli bir alan. Sadece iş insanların değil aynı zamanda malların da ulaşımı söz konusu. Türkiye ile Irak arasındaki demir yolu bağlantısının güneye gidecek şekilde uzatılması bir başka önemli unsur. Çok farklı alanlardan bahsedebiliriz gıda, tarım, makine ekipman, savunma, lojistik, giyim, tekstil ve enerji... Mevcut çalışmalarımız var ama daha fazla imkanın olduğunu biliyoruz."

Türk müteahhitlere kamu ihalelerinde öncelik talebi
Nail Olpak, "Türk müteahhit ve müşavirlik firmalarının Irak'ın altyapı, hastane, okul, kamu binaları gibi projelerinde daha fazla yer almaları için, rekabet şartları içinde, pozitif ayrımcılık talebimizin olduğunu ifade etmek istiyorum." diye konuştu.
Yerli sanayi hamlesiyle fabrika ve tesis kurma konusunda ciddi hedefleri olan Irak'ta Türk firmaların sahip olduğu know-how'ı uygulamalı olarak paylaşmaları önerisinde bulunan Olpak, "Bilgi ve networkun özellikle günümüz dünyasında ne kadar önemli olduğunu biliyoruz. Tüm dünyaya yayılmış 148 iş konseyimize ait tüm networkumüzü, dostlarımızla birlikte kullanmaya zaman hazırız." ifadelerini kullandı.
- "İki ülke tarım ve enerji konusunda iş birliği yapmalı"
Irak Ticaret ve Sanayi Odaları Federasyonu Başkanı Abdulrezzaq Al-Zuhari ise Türkiye ile Irak'ın iş birliği yaparak üretim ve ihracat gibi konulara yönelmesi gerektiğini belirterek, "Karşılıklı kazanmak ve fayda sağlamak için iş birliğine çağırıyoruz. İş birliği gerek petrol gerek maden gerekse zirai alanlarda Irak ekonomisine katkı sağlayacaktır." dedi.
İki ülke arasındaki ticaretin de artarak devam ettirilmesi gerektiğini dile getiren Al-Zuhari, gıda ve tarım üretimi konusuna yoğunlaşmak istediklerini anlattı.
Al-Zuhari, Türkiye ile Irak arasında yapılacak iş birliği sayesinde Körfez ülkelerine kara ve demir yoluyla çok hızlı ihracat yapılabileceğini, bu konuda da iş birliği yapmak istediklerini söyledi.
 "Irak'tan gelecek her türlü talep ve iş birliği önerilerine açığız"
Türkiye Müteahhitler Birliği Başkanı Erdal Eren ise Türk müteahhitlerin, 1975'ten bu yana iş birliği içinde oldukları Irak'ta bugüne kadar 1.034 proje üstlendiklerini söyledi.
Eren, "Bugün, yeniden imar ve ekonomik kalkınma sürecinde bulunan komşumuz Irak ile mevcut iş birliğimizi geliştirmek; ülkenin bu yöndeki çalışmalarına katkıda bulunmak için son derece istekliyiz. Hedeflediğimiz iş birliğinin temelinde dostluk ve komşuluk sorumluluğumuz da olduğunun bilinmesini isterim." diye konuştu.
Irak ekonomisinin kalkınmasına sağlayabilecekleri azami katkı için tüm imkanları araştırdıklarına değinen Eren, bu ülkenin ihtiyacı olan altyapı ve üstyapı projelerinin finansmanına yönelik farklı modeller üzerinde çalışıldığını bildirdi.
Eren, "Daha önce olduğu gibi bugün de, TMB olarak her an sizlerle doğrudan temas kurmaya ve iş birliği önerilerine, talepleri değerlendirmeye açığız. Bölgemiz için büyük önem taşıyan Irak'a, kalkınma sürecinde 'yakın iş birliği ortağımız' gözüyle baktığımızı vurgulamak istiyorum." ifadesini kullandı.
İş yaparken Irak'ta hakediş ödemelerinde, geçici kabul süreçlerinde ve vize alımında yaşadıkları sorunlardan bahseden Eren, ülkede faaliyet göstermek için gerekli oturma ve çalışma izinlerinin temininin maliyetli olduğunu, gümrük ve vergi muafiyetleri bulunan projelerde anılan muafiyetlerin uygulanmaması gibi sıkıntılar da yaşadıklarını, bu konulara çözüm üretilmesi gerektiğini anlattı.


Irak'tan Türk özel sektörüne iş birliği çağrısı
DEİK Türkiye-Irak İş Konseyi Başkanı Emin Taha da konseyin, kurulduğu 2001'den bu yana iki ülke arasındaki ticari ve ekonomik ilişkileri güçlendirmek, ticaret hacmini artırmak ve Türk özel sektörüne yeni iş fırsatları sağlamak üzere tüm gücüyle çalıştığını söyledi.
DEİK Irak-Türkiye İş Konseyi Başkanı Cafer Resul Al-Hamdany ise Irak'ta çok fazla boş tarım arazisi olduğunu belirterek, bu arazilerin ortak ekilip gıda üretimi yapılabileceğini ve bu ürünlerin gerekirse ihraç edilebileceğini söyledi.
Irak'taki enerji üretimine ve potansiyeline dikkati çeken, hala çıkarılmayan ve yatırım yapılmayan çok fazla maden sahası bulunduğunu anlatan Al-Hamdany, Türk özel sektörünü bu konuda iş birliği yapmaya davet etti.
Al-Hamdany, "Türkiye ile tarihi bir ortaklığımız var. Bu ortaklığı daha iyiye götürmek istiyoruz. Tarım, hayvancılık, sağlık, eğitim, madencilik gibi sektörlerde ortaklığa ve sizin yardımınıza ihtiyacımız var." diye konuştu.
Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Müteahhitler Birliği Başkanı Serow Dizayi de Türkiye ile IKBY arasındaki ticari ilişkilerden bahsederek, "Tüm şehirlerimizde ciddi stratejik projelerimiz var. Türkiye'deki büyük şirketleri bölgemize bekliyoruz. Türkiye'deki büyük şirketlerin hem Irak'ta hem de IKBY'de çok önemli projeleri var. Bu şirketlerimizi yine bölgemize bekliyoruz." dedi.
Acarsan Holding’den Halit Acar, moderatörlüğünde yaptı.
Acarsan Holding ana sponsorluğunda gerçekleştirilen Türkiye-Irak İş, Yatırım & Müteahhitlik Forumu, yoğun bir katılımla tamamlandı.
Ayrıca Türkiye-Irak İş, Yatırım & Müteahhitlik Forumunda, Deik/Türkiye-Irak İş Konseyi Başkan Yardımcısı ve Acarsan Holding Yönetim Kurulu Üyesi Halit Acar’ın moderatörlüğünü yaptığı; “Türkiye-Irak Ticaret Ortaklığı” panelinde, Irak’ta gerçekleştirilebilecek yeni projeleri, geleceğe dönük yatırım fırsatları konuşuldu.