Şükrü KARAMAN

Muhalefetin “erken seçim” ısrarına siyasi otorite “ zamanında seçim “ karşılığını verse de  bu tartışma artık siyaset gündeminin birinci maddesi.

Faiz indirimi, buna bağlı dövizdeki yükseliş, her şeye gelen zam ve hayat pahalılığı muhalefeti doğal olarak ayağa kaldırdı. Ana muhalefet CHP başta olmak üzere, İYİ Parti, Saadet Partisi, Gelecek Partisi, Memleket Partisi, DEVA, HDP ve Demokrat Parti halkı canından bezdiren ekonomideki yangınının söndürülmesi için 2023 Haziranı beklenmeden erken seçim yapılmasının zorunlu olduğunu açıklıyor. Hatta, “Hemen seçim” diyenler bile var.

Muhalefetin dillendirdiği “erken seçim” talebine AKP ile MHP soğuk bakıyor. Gerek Cumhurbaşkanı Erdoğan, gerek MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli seçimin zamanında, yani Haziran 2023’de yapılacağını duyurdu. Lakin, erken seçim tartışmalarına ilişkin çeşitli senaryolar siyaset gündeminin ilk sırasına oturdu.

Her gün bir tarih veriliyor erken seçime ilişkin. Kimi 2022 ilk baharında, kimi 2022 son baharında sandığın seçmenin önüne konulacağını savunuyor. Kimi köşe yazarları, AKP içindeki kaynaklarına dayandırdığı yazılarında bu hayat pahalılığı karşısında hükümetin çağrılara daha fazla karşı koyamayacağını ileri sürüyor. Bilinen tek gerçek, siyasetin erken seçime odaklanması.

Muhalefet partileri ısrarını sürdürerek çağrılarını yineleyeceği aşikar. Şimdiden meydanlara inmeye başladılar bile. Geçen hafta İYİ Parti lideri Meral Akşener, Denizli’de görkemli bir miting gerçekleştirdi. Halkın sorunlarını birinci ağızdan dinlemek amacıyla bir süredir yurt gezilerini sürdüren Akşener’in bundan böyle geniş katılımlı mitinglere ağırlık vermesi bekleniyor. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da meydanlara inmeye hazırlanıyor. İlk mitingini 4 Aralık’ta Mersin’de gerçekleştirecek. Tabii, bunun arkası gelecek.

Hükümetin bu ekonomik tablo karşısında ve koşullar altında erken seçime gitmesi olası değil. Her şey ateş pahası, akaryakıta, temel gıda ürünlerine zam üstüne zam yağıyor. Kime sorsan, cebindeki Türk lirasının eridiğini, yoksullaştıklarını, zamla baş edemediklerini söylüyor. Sokağın yakınmasını, feryadını siyasi irade de yakından tanık oluyor. Hal böyle iken erken seçim kararı alırlar mı hiç?

Dar gelirlinin ücretine ve maaşına zam yaparak, satın alma güçlerini bir ölçüde iyileştirerek bugünkü kara tabloyu tam olmasa da ortadan kaldırarak seçime gitmeyi hesaplıyor hükümet kanadı. Lakin, faiz indiriminde kararlı olduğunu açıklayan siyasi irade,  maaşlarda ne denli artış yapsa da zam sağanağı sürecek.

Aslında erken seçimin kilidini açacak anahtar MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin elinde. Cumhur İttifakı’nın sıkı savunucusu Bahçeli, bir bakarsanız halkın feryadına kulak vererek elindeki anahtarla erken seçimin yolunu açabilir. Hem, koalisyonu bozarak 2002 seçimine olanak sağlayan ve AKP’nin yükselmesine yol açan Bahçeli değil miydi?en  Şimdi de kendisinden yine bir sürpriz gelebilir belki.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da bundan ötürü Bahçeli’ye erken seçim çağrısında bulunuyor ya…