REFORM HABER-  TBB açıklamasına göre, TBB'nin İstanbul Ticaret Üniversitesi ve Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi iş birliğinde, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü ile bağlantılı olarak çevrim içi düzenlediği Kadın ve Tarih Kongresi sona erdi.

Açıklamada, kongredeki konuşmasına yer verilen TBB ve Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Şahin, kadınsız bir tarihin olamayacağını belirterek, şunları kaydetti: 

"Bilim dünyası, yazılı tarihi iyi değerlendirmeli ki geleceğe ışık tutsun. Dünya medeniyet, demokrasi ve insanlık tarihini yazacak olsanız kadınsız olmaz. Ataerkil bir anlayışla tarih yazıldığı için bunu çok ciddi bir sorun olarak görüyoruz. Dünyanın temeline baktığımız zaman kadınıyla, erkeğiyle kurulan bir düzen var. Yüce Kitabımıza baktığımız zaman kadın ve erkeğin eşitliğini tamamen özümsemiş bir yapı var. Neyse ki kadını ve erkeği cinsiyete göre değil, iyi insan olmasına, takvaya göre sorgulayan bir medeniyetten geliyoruz.(İslam'ın gelişiyle) Kız çocuklarını diri diri gömen bir anlayıştan kadınla erkeği birbirinin tamamlayıcısı ve velisi olarak gören bir anlayışa geçildiğini görüyoruz. Peygamber Efendimizin hayatını incelediğimizde de kadını toplumun öznesi yapan hayat var."

"Toplumun yarısının aklını, vicdanını, potansiyelini yok saydığınızda hiçbir hedefe ulaşamazsınız"

Fatma Şahin, 21. yüzyılda hala kız çocuklarının okutulmadığını, yoksullukta, göçte ve savaşta en büyük mağduriyeti kadınların ve çocukların yaşadığını aktararak, "O nedenle çok hızlı bir şekilde bu noktalarda hareket etmemiz ve kadınıyla erkeğiyle bu kalkınma yolculuğunu götürmemiz ve buna göre de yolumuzu aydınlatmamız gerekiyor." ifadesini kullandı.

"Tek kanatlı kuş uçamaz" sözünü anımsatan Şahin, "Ben anne ve kadın olarak duygusal bakabilirim bu konuya ama aynı zamanda bir mühendis olarak, bir kalkınma projesi olarak ele alıyorum. Bunu 3K olarak tanımlıyorlar. 'Kas dönemi', yani kaslı olanın güçlü olduğu düzen bitti. 'Kasa dönemi', ekonomik olarak güçlü olanın dönemi de sona erdi. Artık 'kafa dönemi' başladı. Toplumun yarısının aklını, vicdanını, potansiyelini yok saydığınızda hiçbir hedefe ulaşamazsınız." değerlendirmesini yaptı.

"Ataerkil, anaerkil değil, Cumhurbaşkanımızın belirttiği gibi aile erkil bir medeniyetten geliyoruz" ifadesini kullanan Şahin, başarı hikayelerinin arkasında kadınların olduğunu, bugün dünyada sosyal sorumluluk denilen olgunun medeniyet kodlarımızda bulunduğunu kaydetti.

Tarihte sadece Gaziantep'te kadınlar tarafından kurulmuş 250 vakıf olduğunu bildiren Şahin, günümüzde bu vakıfların 25'inin hala faaliyetlerine devam ettiğini aktardı.

Şahin, Türkiye'de son 20 yılda çok önemli hukuki düzenlemeler yapılmasına rağmen sorunların devam etmesini zihinsel dönüşümün tamamlanmamış olmasına bağladı.

"Kadınlar eşya olmaktan çıktı ve özne olmaya yükseldi"

İstanbul Ticaret Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yücel Oğurlu da kadınların geçmişten bugüne toplumdaki yerini ve özellikle cahiliye devrindeki kız çocuklarına yönelik olumsuz tutumu hatırlatarak, dünyanın farklı kültürlerinden örneklere yer verdi.

Oğurlu, "Dünyada bu süreçler yaşanırken, Türk toplumunda nispeten kadının yeri çok daha iyi konumdaydı. Kadınlar, ticari ve sosyal hayatın bir parçasıydı. İslamiyetle birlikte cahiliye devri atlatılarak kadınlar bir eşya olmaktan çıktı ve özne olmaya yükseldi. Bugün ise iyi bir hukuk sistemiyle bunu daha iyi hale getirebiliriz." ifadelerini kullandı.

"Edebiyat ve tarih alanlarında kadını görünür hale getirmeliyiz"

Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Muhammet Fatih Andı ise tarih yazımının sadece savaşan, diplomasi yapan insanlar üzerine olmaması gerektiğini belirtti.

Kadınların tarihte görünmez konumda olmasını eleştiren Andı, "Kadınların da tarih yazan olarak tarih sayfalarımızda yer alması gerekir. Modern tarihin başlıca konusu olarak, edebiyat ve tarih alanlarında kadını görünür hale getirmeliyiz." ifadelerini kullandı.

Prof. Dr. Aşkın Asan'ın moderatörlüğünü üstlendiği "Tarih İçinde ve Tarih Yazımında Kadın", Doç. Dr. Mustafa Göleç'in yönettiği "Tarihte Kadının Görünmezliği", moderatörlüğünü Dr. Öğretim Üyesi Zeynep Kevser Şerefoğlu Danış'ın yaptığı "Tarih Yapan Kadınlar" ve Doç. Dr. Emel Topçu tarafından yönetilen "Türkiye'de Kadın Hareketinin Tarihi" başlıklı oturumlarda, kadının tarih yazımı ve edebiyattaki yeri geniş bir yelpazede değerlendirildi.

Etkinliğin kapanış konuşmasını yapan Türkiye Belediyeler Birliği Genel Sekreteri Birol Ekici, oryantalist bakış açısıyla kadının tarihteki yerinin ihmal edildiğini belirterek, "Seçme ve seçilme hakkını en önce tanıyan, bilgiye değer veren ve demokratik bir toplum olduğumuzu vurgulamak istiyorum. Kadınlar dünyada demokrasinin buram buram yaşandığı bir ülkede olmaları hasebiyle her türlü göreve gelebilmektedir." ifadelerini kullandı.

Kadın belediye başkanlarının başarılarına da işaret eden Ekici, Türkiye Belediyeler Birliği bünyesinde çok sayıda başarılı kadın çalışan olduğunu aktardı.