REFORM HABER- Jeofizik Mühendisleri Odası Güneydoğu Anadolu İlleri Bölge Temsilcisi Burhan Canpolat, deprem tehlikesine karşı mevcut yapıların güvenliklerinin  incelenmesi ve yeterli güvenliğe sahip olmayan yapıların kayıt altına alınması gerektiğini dile getirdi. Canpolat, ‘Depreme karşı hazır olmalıyız’ dedi.

Burhan Canpolat, Gaziantep’te önceki gün ard arda yaşanan iki depremin yerel fay hattında meydana geldiğini belirterek, “Depremin birçok kişi tarafından hissedilmesinin nedeni deprem üssünün Yamaçtepe ve Şehitkamil ilçesinde olmasıdır.Bu depremlerin büyüklüğü Richter ölçeğine göre; Kandilli Rasathanesince 2.9 ve 2.8 olarak ölçülmüştür.  Burada oluşan depremler sığ olduğundan enerjisi yüksek olmuştur. Yerel fay hattında oluşan bu depremler,  kanaatimizce en fazla 4 büyüklüğünde deprem üretme potansiyeline sahip olduğundan korkulacak bir durum yoktur. Ancak deprem tehlikesi;  sadece yereldeki fay hatlarından beklenmemektedir. Dolayısıyla; deprem tehlikesine her an  hazırlıklı olunacak şekilde yapılaşma yapılmalıdır. Hem zemin hem üst yapı depreme dayanıklı şekilde tasarlanmalıdır” dedi.

Gaziantep ilide bu tehlikeyle  Dogu anadolu  fay hattına 35-40kilometre yakınlıkta yer almasından dolayı karşı karşıya olduğunu belirten Canpolat, “Doğu Anadolu Fay hattında yaşanılacak 6-7 büyüklüğündeki bir depremin elbette ilimizde büyük bir etkisi olacaktır. Ayrıca Suriyedeki  Afrin fay hattını da unutmamak gerekir. Bu etki; Depremde  Şiddet  kavramı,  Depremin kişilere,  yapılara ve yeryüzü doğal yapısına olan etkisidir. 35 km uzaklıkta bulunan fay hattında oluşabilecek 6 – 7 büyüklüğündeki depremin şiddeti Gaziantep için daha büyük olur. Benim kanaatime göre 6 -7 büyüklüğündeki depremin Gaziantep il merkezine etkisi  7 şiddettine denk gelir” ifadelerini kullandı.

"İki ilçe durum riskli"

7 şiddetindeki depremin etkilerinden de bahseden Canpolat, “Ayakta durmak zordur; mobilyalar kırılır; iyi tasarlanmış ve inşa edilmiş yapılarda hasar ihmal edilebilir düzeydedir; alelade ama iyi yapılmış yapılarda hafif ve orta derece hasar; kötü tasarlanmış veya inşa edilmiş ve dolgu üzerindeki yapılarda önemli hasar ve yıkılmalar; bazı bacalar kırılır; hareket halinde arabalardaki kişiler tarafından hissedilir. Ocak 2020 yılında olan Elazig - sivrice depremi; Dogu Anadolu Fay hattını yeniden tetiklemis ve bati aksına dogru segmetleri ( pazarcik segmenti , yesemek segementi , narli segmenti , sakcagöz segmenti, amanos segmenti ) ve Türkoglu - Andırın sismik boşluğu  6- 7 ve uzeri büyüklüğünde depremi  olası hale getirmiştir.  Jeofizik calismalarin ayrıntılı olarak  yapılarak Yeraltı  yapisina dikkat edilerek İmar düzenlemesine gidilmesi gerekir. İlimizde yerleşim yerlerinden İslahiye ve Nurdağı ilçelerinde Fay hattı çok yakınından  geçmektedir. Olası depremde  en büyük hasar;  bu ilçe merkezlerinde  ve il merkezindeki,  mağara türü boşlukların  olduğu yerlerde,  dolgu zemine oturtulan  yapılarda ve zemin etütsüz, plansız,  projesiz yığma yapılarda oluşacaktır” dedi.

"Bu disiplinsilik yol almadığımızı gösteriyor"

Canpolat depremle ilgili açıklamalarına şu şekilde devam etti:

“Yapılar;   doğru zeminde , jeofizik yer hareket ivmelerine dayanarak , doğru taşıma güçleriyle mühendislik hesaplarıyla yapıldığı zaman sağlamdır . Binalarımızı yaparken en çok bu konulara önem vererek yapılmalıdır. Bina tasarımlarında yeraltı yapısı temel belirleyicidir. Yapılacak yapının tümhesapları zemin etüt raporuna göre çıkmaktadır. Bu veriler binanın temelini oluşturur. İnşaat mühendisleri  bu verilerle Yapıya esas   statik hesaplarını yapmaktadır. Bunlar ne kadar düzgün ne kadar kontrollü olursa, temel- zemin- bina ilişkisi o kadar uyumlu olur. Yapılar bu şekilde olası depremi  en az hasarla atlatmış olur.  Kamu binalarinin dayanıklılığı bu binalarda zemin  ve üst yapıya belirli testler uygulanarak depreme dayanıklılık raporu çalışmaları yapılmaktadır.  Bu testler sonucunda  mevcut haliyle kullanılmasına, güçlendirme yapılmasına yada yıkılarak yeniden yapılmasına karar verilmektedir. Gaziantep de muhtemel bir deprem tehlikesine karsi mevcut yapilarin guvenliklerinin  incelenmesi ve yeterli guvenlige sahip olmayan yapilarin kayıt altına alınması gereklidir. Gaziantep Büyükşehir Belediyesi 2019 yilinda deprem master plani hazırlanması konusunda İMO ile isbirligi protokolu imzalandi. Yalnız yer yapısını belirleyen adı deprem olan bir planda jeofizik odasıyla bu görüşme talebi oluşmamıstır. Yapi ruhsati veren belediyeler  Zemin etutlerine jeofizik calismalara yeterli onem verilmemektedir. Arazi çalişmaları kontrolunun olmaması, belediye ve kurumlarda yerbilimlerini temsil eden hiçbir  mühendislik disiplinin olmayışı, bu konuda müşavirlik hizmetlerinin  alınmaması,  çokda yol almadigimizi gostermektedir.  Yerbilimleri  etüt daire baskanliklari kurularak , Afet risk alanlarında ve ilgili konularda  biz yerbilimcilere  yer verilmelidir.”

Kaynak:Telgraf