Aşağıdaki fotoğraf ‘da Grace Kelly ve Lady Diana 3 Mart 1981 tarihinde Kraliyet Opera binasında birlikteler. Lady Di'nin Prens Charles ile nişanlanmasından sadece bir hafta sonra çekilmişti ve o sırada güzel prenses 19 yaşındaydı.
Kraliyet ailesini temsil ettiği bu ilk davette Lady Diana saray geleneklerini yıkmaya başlamıştı. Gerdanlığı kraliyet standartlarına uygun değildi, ayrıca siyah renk sadece cenazelerde giyilirken bu kuralı da çiğnemişti.
Lady Diana bir söyleşisinde o gece çok gergin olduğunu, davette nerde duracağını dahi bilmediğini anlatmış ve şunları eklemişti: "Bana çantamı sol elimde taşımam gerektiğini bile anlatmışlardı, ama çoğunu bir anda unutmuştum, kafam karmakarışık olmuştu."
Görgü şahitlerinin ifadesine göre, iki kadın yanyana geldiğinde, Lady Diana kraliyet ailesine girmekten dolayı ne kadar endişeli olduğunu söylemiş ve Grace Kelly ona ironik bir şekilde "endişelenme, hey şey sadece daha kötüye gidecek" cevabını vermişti. İlerleyen yıllarda, gerçekten her şey daha kötüye gitmiş ve Lady Diana kraliyet yaşamından nefret etmeye başlamıştı.
Grace Kelly bu resmin çekilmesinden yaklaşık 1,5 yıl sonra, 13 Eylül 1982'de, Rover P6 3500 model arabasıyla Monaco'ya giderken bir felç geçirdi, aracın hakimiyetini kaybetti ve 37 metrelik uçurumdan aşağı uçtu.
Hemen hastaneye kaldırılan prensesin beyninde ve göğsünde ağır hasar oluşmuştu. Ertesi gün gece yarısına yaklaşırken kendisinden tamamen ümit kesildiği için Prens Rainer'den izin alınarak yaşam destek ünitesi kapatıldı.
Lady Diana, prensesin cenazesine katılmak için izin istediğinde Prens Charles, bu cenazeye katılması için bir sebep göremediğini belirtti. Bunun üzerine Kraliçe'ye çıkan Lady Di, ondan özel izin alıp cenazeye katıldı.
Galler Prensesi Lady Diana ise, bu resimden 16 sene sonra, 31 Ağustos 1997'de Paris'te, içinde bulunduğu araç paparazzilerden kaçarken tünel girişinde kaza geçirince hayata veda etti. Yanında o dönemdeki sevgilisi Mısırlı Dodi El Fayed de vardı. Doktorlar prensesi kurtarabilmek için çok uğraştılar fakat talihsiz kadın öğleden sonra saat 4 sularında son nefesini verdi.
Hayat ne kadar tuhaf ve her tür ihtimale açık. Bir roman yazıp iki prensesi araba kazasında öldürseniz, insanlar böyle şey olur mu demeye başlarlar. Oysa hayat gerçekleştirir ve kabul ettirir...
