Politikacıların burnundan soluyan halka,  şaşırtıcı tasarruf önerilerinde bulunması “pes doğrusu” dedirtecek türden.

Yüksek enflasyon her yeri sarmış, dar gelirli kitle çarşı pazar fiyatlarına yetişmekten yorgun düşmüş ve umarsız, nasıl geçinebileceğinin hesabını kitabını yapıyor.  Bu tablo ortada iken Cumhur İttifakı’nı destekleyen Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, halka tasarruf tedbirleri önersinde bulunurken, milyonlarca iktisaden geri kalmış kitleyi oldukça şaşırttı ve üzdü.

Destici katıldığı bir TV programında, “ Ben tasarrufa dikkat ediyorum. Her meseleye ekonomik bakıyorum. Ben kasaba gidip 100 lira verip et alamıyorum. Gidiyorum kuzuyu kestiriyorum ya da toplu bir hayvanı. Oradan parçalayıp alıyorum. Buna kadar dikkat ediyorum diyerek,  halkı sözüm ona tasarrufa ilişkin yönlendiriyor.    

Vatandaş bırakın 1 kilo eti, kıyma ve parça eti çoktan unuttu, kasabın kapsından geçemiyor. Dile getirdiği gibi 1 kilo kıyma 100 liraya dayanmış. 2500 liraya talim eden emeklinin sofrasında uzun süredir et yok. Eline geçen kıt para ile eğer kiracı değilse son zamlarla kabaran elektrik ve doğalgaz faturasını ancak ödeyebiliyor, arta kalanı ile de diğer temel tüketim maddelerini alabiliyor. Eğer kirada oturuyorsa, yandı gülüm keten helva.

Hal böyle iken “Kuzu kesin” diye çağrıda bulunmak şık olmadığı gibi gariban kitlenin onurunu incitici söylem. Ekonomik güçleri elverse zaten etini, kıymasını alır, gerekirse kuzu da kestirir. Umarım, BBP Gene Başkanı hoş olmayan sözlerine bir açıklık getirir.

Mustafa Destici’nin açıklamaları kamuoyunda tartışılırken, bu kez sahneye AKP’li Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen çıktı. Hazinenin kasası boş olmalı ki o da halka yastık altındaki altınları devlete getirmeleri çağrısı yaptı.  

Vatandaşın elindeki bilezik, küpe, bileklik ve diğer takıların tartılarak bir değer biçilmesini ve sertifikaya bağlanmasını isteyen Belediye Başkanı, sertifikayla birlikte bu takıların bankada kasaya konularak denetim altında tutulmasını önerdi. Kendini ekonomist olarak niteleyen Başkan, halka “elinizdeki altını ve diğer kıymetli takıları devlete verin, ihtiyacınız olduğunda alın” dedi. Devlet böylelikle tonlarca altın karşılığında yatırım yapabilecek, her türlü finansal aracı olarak kullanabilecek.

İlk başta kulağa hoş gelse de  bu çağrının hayata geçmesi olası görünmüyor. Vatandaş güç bela yaşamını sürdürmeye çalışırken, bileziği, küpeyi, bilekliği ve diğer takıları nereden bulsun. Ancak karnını doyurabiliyor. Elinde altını olan da “Ak akçe kara gün içindir” diyerek saklıyor, çocuğunun düğünde takmak için bir köşede tutuyor. Mehmet Sekmen’in dile getirdiği bu çağrılar daha önce de diğer devlet yetkilileri tarafından yapılmıştı. Lakin, yeterince  karşılık bulmadı. Çünkü halkın büyük çoğunluğunun  elinde altın yok, olanı da dediğim gibi zor günleri için tutuyor.