Şükrü KARAMAN

Yükselen kur güncellenmediğinden piyasada 1000’e yakın ilaç bulunamıyor, hasta yoksun oluyor.

Elinde reçete eczane eczane gezen hasta ilaç yokluğundan ne yapacağını şaşırmış durumda. Ankara’da 40 yıllık eczacı dostumuzun aktardığına göre, yokluk ilaç fiyatının saptandığı avronun güncellenmemesinden kaynaklanıyor.

Eczacı dostumuzun verdiği bilgiye göre, ilaç fiyatları en son 19 Şubat 2021’de 4.57 avro üzerinden güncellendi. Aradan geçen 10 aylık süreçte dolar ve avroda aşırı yükselme oldu. Avro 16.50 lirayı buldu. Buna karşın ilacın güncelleme fiyatı hala 4.57 avro düzeyinde. İlaç hammaddesi yurt dışından geldiğinden bu fiyat doğal olarak yetersiz kalıyor, ithalat yapılamıyor. 

8000 ilaçtan aralarında diyabet, tansiyon, göz damlası, kalp ve kanser gibi yaşamsal öneme sahip yaklaşık 1000 ilaç eczanelerde halen yok. Reçetesinde yazılı ilacın yerine eşdeğerini kabul etmeyen hasta, zorunluluktan daha sonra bunu alıyor. Lakin, eşdeğer ilaç da  bulunmuyor artık piyasada.

Sağlık Bakanlığı ile ilaç firmaları ve İlaç İşverenleri Sendikası yetkililerinin yeni yılın ilk günlerde bir araya gelerek 4.57 avroyu güncellemesi bekleniyor. Sağlık Bakanlığı’nın tebliğine göre, Merkez Bankası’nın bir yıl içindeki avro-döviz kurunun ortalamasının yüzde 60’ı oranında ilaç fiyatını güncellemesi gerekiyor. Eczacı dostumuz genelde bu tebliğe uyulmadığını, 4.57 avronun önümüzdeki yıl için en çok yüzde 30 artışla yenilenebileceğini belirtiyor. Eğer bu oranda güncelleme yapılırsa ilacın 3-4 ay piyasada bollaşacağını, ondan sonra yine eczane raflarında olmayacağının altını ısrarla çiziyor eczacı dostumuz. Eczacılar ilaç fiyatlarının belirlendiği toplantıya kendilerinin çağrılmamasına oldukça tepkili.

Dindirilemeyen kurun ateşi karşısında 4.57’lik avroyu yüzde 30 zamla güncellemek yeni ilaç krizi çıkarabilir. En azından yüzde 30’un üzerinde fiyatlar yenilenmeli ki ilaç eksikliği olmasın piyasada. Tabii güncellenen kur doğrudan ilaç fiyatlarına yansıyacak ve pahalanacak. Zaten dar gelirli kitle zorlanarak aldığı ilacı bu kez zamlı fiyatla edinmeye çalışacak.

Çözüm, sosyal devlet olmanın gereği devletin yaşamsal öneme sahip ilaçlarda katkı payına son vererek her yurttaşın erişimine olanak sağlaması. Bu arada SGK’nın ilaçlarda ödediği katkı payını eylül ayından itibaren yüzde 5’e çekmesiyle milyonlarca işçi, memur ve emekli oldukça zorlanıyor, ceplerinden daha fazla para çıkıyor. SGK’nın bu kararını yeniden gözden geçirmesi gerekiyor.

Bir yanda ilaç yok ve hasta yoksun, diğer yanda pahalanacak ilaç cüzdanları boşaltacak. Dediğim gibi, insan yaşamının olmazsa olmazı ilaçta devlet yurttaşına daha fazla kolaylık sağlamalı.

Yeni yılın ilk günleri, dile getirildiği gibi Şubat 2022 beklenmeden Sağlık Bakanlığı ile ilaç işverenleri bir an önce toplanarak belirsizliğe son vermeli, hasta ilacına kavuşmalı.