Türkiye’den yeni iklim taahhütleri

Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’nin 26. Taraflar Toplantısı 2020 yılında küresel salgın sebebiyle yapılmamış ve 2021 yılına ertelenmişti. Toplantı öncesi Eylül ayında gerçekleşen 76. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda Türkiye Paris Anlaşması’nı onaylayacağını bildirmiş ve 2053 yılında karbon nötr olma taahhüdü vermişti. İklim değişikliğinden en fazla etkilenecek coğrafyalardan biri olan Türkiye, Ekim ayında Paris Anlaşması’nı onaylarak karbonsuzlaşma hedeflerinde önemli bir adım atmış oldu. Türkiye, 2030 yılına kadar ormansızlaşma ve arazi bozulumunu durdurmayı ve tersine çevirmeyi taahhüt ettiği “Orman ve Arazi Kullanımı Bildirgesi”ni ve kömürün kademeli azaltımını kabul eden “Glasgow İklim Paktı”nı COP26’da imzaladı. Tüm bu gelişmelerle Türkiye, gerçekçi bir hedefle sorumluluk alarak iklim değişikliğini durdurma çabalarına önemli bir katkıda bulunmuş oldu.


Taş ocağı ve termik santrallere karşı nöbet

Muğla’nın Milas ilçesindeki İkizköy Mahallesi sınrları içindeki Akbelen Ormanı’nda, Yeniköy-Kemerköy Termik Santrali’nde kullanılmak üzere linyit madeni işletmesi için olur kararına karşı açılan davada hukuki süreçler devam ederken ağaç kesimleri gerçekleştirildi. Orman yangınlarıyla mücadele eden Muğla’da bir ağaç daha kaybetmek istemeyen yaşam savunucuları ise hukuki süreçler tamamlanmadan gerçekleştirilen kesimlere karşı bölgede nöbet tutmaya başladı. Muğla 1. ve 3. İdare Mahkemelerine açılan davalarda iki mahkeme de yürütmeyi durdurma kararı verdi. Devam eden yargı süreçlerine istinaden 7 Eylül’de gerçekleştirilen ve yöre halkının tepkisi nedeniyle iptal edilen bilirkişi keşfi, Muğla 1. İdare Mahkemesi’nin 7 Aralık 2021 tarihli kararıyla tekrarlandı.


Rize’nin İkizköy’e bağlı İşkencedere Vadisi’nde yapılması planlanan taş ocağı projesine karşı ise yaşam alanlarını savunan köylüler nöbet tutmaya başladı. Doğal varlıklar üzerinde büyük bir tahribata sebep olacak proje aynı zamanda bölge için ekonomik gelir kalemi olan organik çay ve bal üretimini de olumsuz etkileyecek. Rize İdare Mahkemesi’nin kararı sonucu gerçekleştirilen bilirkişi keşfi raporunda, projenin usulsüz olduğu ve taş ocağının yapılmasının uygun olmadığı belirtildi.