Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Psikiyatri Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cem Gökçen, Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Karadağ ve Dr. Öğr. Üyesi Zehra Topal çocuklara ölüm haberinin nasıl verilmesini gerektiğine dair önemli bilgiler paylaştı.
Büyük önem taşıyan kamu spotunda Prof. Dr. Cem Gökçen, pandemi sebebiyle dünyanın zor günler geçtiğini belirterek, bu dönemde çocuklara ölüm haberinin nasıl verilmesine ilişkin şunları anlattı: “Vaka ve ölüm oranları her geçen gün artıyor. Her ne kadar çocuk ve ölüm yan yana telaffuzu zor kavramlar olsa da bu süreçte maalesef pek çok çocuk yakınını kaybediyor ve ölüm kavramıyla karşı karşıya kalıyor. Biz de Gaziantep Üniversitesi Top Fakültesi Çocuk Psikiyatri Anabilim Dalı ekibi olarak bir yakınını kaybeden çocuğa nasıl yaklaşılması gerektiği ile ilgili sizleri bilgilendirmek istiyoruz.”
PROF. DR. GÖKÇEN: “SORULARINA AÇIK, DÜRÜST VE NET CEVAPLAR VERİN”
Prof. Dr. Gökçen, çocuklarla ölen kişi hakkında konuşulmasından kaçınılmaması gerektiğini ifade ederek, “Ölüm kavramı çocuklara ne kadar iyi anlatılırsa anlatılsın bir yakının özellikle de anne babanın kaybı dayanılması güç bir olaydır ve çocuğun yas süreci birkaç ay sürebilir. Unutmayın konuşmak ve paylaşmak acıyı hafifletir. Ölen kişi hakkında çocukla konuşmaktan kaçınmayın. Ancak kendisi konuşmak istemiyorsa da zorlamayın. Kendisi konuşmak istediğinde onu sabır ve şefkatle dinleyin. Sorularına açık, dürüst ve net cevaplar verin. Çocuğun günlük rutinlerinin değişmemesine dikkat edin. Yas süreci uzar ve çocuğun günlük yaşamını olumsuz yönde etkilemeye başlarsa mutlaka yardım için uzmana başvurun” tavsiyelerinde bulundu.
KARADAĞ: “DERİN EBEDİ BİR UYKUYA DALDI, TOPRAK OLDU, YOK OLDU” GİBİ CÜMLELER SARF EDİLMEMELİ
Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Karadağ da bir yetişkin için bile ölüm haberinin baş etmesi zor bir durum olduğuna dikkat çekti. Karadağ, çocuklara ölüm haberi verilirken dikkat edilmesi gerekenleri şu sözlerle anlattı: “Çocuğa psikiyatrist ya da psikolog gibi tanımadığı biri tarafından değil, tanıdığı, sevdiği biri tarafından verilmelidir. “Derin ebedi bir uykuya daldı, toprak oldu, yok oldu” gibi cümleler sarf edilmemeli. Bu tarz cümleler çocukta toprak ya da uykudan korkmasına neden olabilir. Allah’ın iyi insanları yanına aldığı ya da ölen kişinin cennette olduğu gibi söylemler çocukta farklı sonuçlara yol açabilir. Bu gibi durumlarda küçük çocuklar, iyi insanların hemen öleceğini düşünebilir, ölen kişinin yanına gidebilmek için kendisi de hemen ölmek isteyebilir. Çocuklara ölümle ilgili verilen bilgilerin doğru ve net olmasına dikkat edilmelidir. Verilen bilgiler çocuğun yaşına uygun olmalıdır. Ölümün yaşamın sonu olduğu ve ölen kişinin tekrar gelmeyeceği vurgulanmalıdır.”
TOPAL: “ÇOCUĞUN DUYGULARINI İFADE ETMESİNE İZİN VERİN”
Dr. Öğr. Üyesi Zehra Topal ise ölüm haberlerinde her çocuğun gösterdiği tepkinin birbirinden farklı olduğunu söyleyerek, şunları kaydetti: Yakınını kaybeden çocuğa, “ağlama, üzülme” gibi sözler söylemeyin. Çocuğun duygularını ifade etmesine izin verin. Sizler de duygularınızı göstermekten çekinmeyin. Çocukların cenaze törenlerine katılmasını destekleyin. Ancak törende abartılı tepkiler sergileyenler varsa bunlarla temas etmemesine dikkat edin. Küçük çocuklarda ölen kişiyi çocuğa göstermeyin. Büyük çocuklarda ise tercihi çocuğun kendisine bırakın. Görmek istiyorsa izin verin, istemiyorsa ısrar etmeyin.  Cenaze töreninden sonra çocuğu evden uzaklaştırıp bir akrabanın evine göndermeyin. Çocuğun aile bireyleriyle bir arada kalmasına ve acısını onlarla paylaşmasına imkan verin.”