Adıyaman Valiliği Kahta Kaymakamlığı, İpekyolu Kalkınma Ajansı ve Oses Çiğköfte işbirliğiyle düzenlenen Uluslararası Nemrut Gastronomi Buluşmaları Lübnan'dan Barbara Massaad, İran'dan Parisa Kalantari, İtalya'dan Michelangelo de Lauretis ve Massimiliano Catena ile ülkemizin önemli şefleri Ahmet Güzelyağdöken ile Sait Önder'in yaptıkları atölyeler ile başladı. Festival için kente gelen yerli ve yabancı ziyaretçiler, "en büyük açık hava müzesi" Nemrut Dağı'na çıkıp güneşin doğuşu ve batışına tanıklık etti. CENDERE KÖPRÜSÜ'NDE ZARA RÜZGÂRI 2 bin 500 yıla yaklaşan tarihiyle göz kamaştıran Cendere Köprüsü, karşılama alanında Elvan Özkavruk ve Jovita Sakalauskaite'nin "Commagene Table" sergisi açıldı. Asırlara meydan okuyan görkemiyle kendine hayran bırakan Cendere Köprüsü'nün hemen yanı başında kurulan platformda sahne alan ünlü sanatçı Zara da on binlerce kişiye konser verdi. Yaklaşık 2 saat süren konserde Zara'nın seslendirdiği eserlere müzikseverler büyük coşkuyla eşlik etti. Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) Dünya Mirası Listesi'ndeki Nemrut Dağı'nın eteklerinde düzenlenen "Uluslararası Nemrut Gastronomi Buluşmaları"nda Adıyaman'ın lezzetleri tanıtıldı. Adıyaman Valiliği, Kahta Kaymakamlığı, İpekyolu Kalkınma Ajansı ve Oses Çiğköfte iş birliğiyle gerçekleştirilen ve 2 gün süren etkinlik, Türkiye, Lübnan, İran ve İtalya'dan şefleri bir araya getirdi. Kahta Kaymakamı Selami Korkutata, Uluslararası Nemrut Gastronomi Buluşmaları sayesinde Adıyaman'ın gastronomisinin yanı sıra sahip olduğu kültürel değerleri de gösterdiklerini söyledi. Korkutata, festival kapsamında konser, sergi ve gün doğumunda resital etkinlikleri düzenlediklerine işaret ederek, "Kahta Kalesi'nde yaptığımız etkinlikle hem uluslararası misafir şeflerimizin yaptığı yemekleri hem de yöresel yemeklerimizi tatma fırsatı bulduk. Bu yemeklerin reçeteleri paylaşıldı. Kaybolmaya yüz tutan yöresel yemeklerimizi de anlatma şansı bulduk." dedi. Bölgenin turizm alt yapısını güçlendirmek ve turizm pazarında Adıyaman'ın daha iyi bir noktaya gelmesini sağlamak için çalıştıklarını ifade eden Korkutata, gelecek senelerde de etkinliği geliştirerek sürdürmek istediklerini dile getirdi. "Bence yemekler dünya barışı için önemli bir yer tutuyor" Şef Sait Önder de festivalin Adıyaman'ın tanıtımına katkı sağladığını belirterek, "Adıyaman için özellikle Nemrut Dağı'nda, Karadut Köyü'nde ve Kahta Kalesi'nde yapılmasıyla çok güzel bir etkinlik oldu. Yurt dışından gelen şeflerimiz gayet beğendi. Burada batıyı, doğuyu, güneyi ve kuzeyi birleştirdik." diye konuştu. Adıyaman'ın coğrafi tescilli etsiz çiğ köftesinin herkes tarafından bilindiğine işaret eden Önder, "kavurmalı hıtap", "Adıyaman tavası" ve "meyir çorbası" yemeklerinin de yöre mutfağında önemli yer tuttuğunu, güzel tatları arayanların mutlaka tatması gerektiğini söyledi. Lübnanlı şef ve gastronomi yazarı Barbara Massaad ise festivale geldiği için çok ayrıcalıklı hissettiğini dile getirerek, "Yöresel yemekleri öğrenmenin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Çok fazla benzerliğimiz var. Beraber yemek yapmak dostluğumuzu artırdı. Bence yemekler dünya barışı için önemli bir yer tutuyor." ifadelerini kullandı. Massaad, bulgurun Lübnan mutfağında da Türk mutfağında olduğu gibi çokça kullanıldığının altını çizerek, "Osmanlı'dan Anadolu topraklarına kalan tarihi ve kültürel miras ortak. Çok fazla kültürel etkileşim ve benzerlik var. Son zamanlarda Lübnan'ın köy mutfağı üzerine araştırmalar yapıyorum ve çok fazla benzerlikler buluyorum." dedi. Uluslararası Nemrut Gastronomi Buluşmaları hakkında Festivalin ilk gününde, Lübnan'dan Barbara Massaad, İran'dan Parisa Kalantari, İtalya'dan Michelangelo de Lauretis ve Massimiliano Catena ile Türkiye'den şefler Ahmet Güzelyağdöken ve Sait Önder atölye çalışması yaptı. 1800 yıllık Cendere Köprüsü karşılama alanında "Commagene Table" sergisi açıldı. Nemrut Dağı eteklerinin yanı sıra Kahta Kalesi, Arsemia Antik Kenti ve Cendere Köprüsü gibi şehrin tarihi alanlarında gerçekleştirilen festivalde ayrıca Türk halk müziği sanatçısı Zara konser verdi. Festivalde, Adıyaman'ın yöresel lezzetlerinden meyir çorbası, sarımsaklı bulgur pilavı, mercimek köftesi, kavurmalı hıtap, peksimet, Adıyaman tavası, peynir helvası, pirpirim cacığı, Adıyaman keçi yoğurdu ve yöreye özgü acı dolmalık biberin tanıtımı yapıldı. CENDERE ÇAYI'NDA ÇOBAN ISLATMA RİTÜELİ YAPILDI "Festivalin ikinci gününde Nemrut Dağı zirvesinde Ümit Deniz Kızılkaya'nın gündoğumu resitalinin ardından, Kahta'da bir bereket ritüeli olarak bir çoban Cendere Çayı'nda ıslatıldı. Geçmiş dönemlerin kuraklık zamanlarında bereket getirmesi inancıyla çobanların Cendere Çayı'na itilip ıslatılması ile yapılan ritüelde çoban ıslatılınca yöre halkı da dua edermiş. Restorasyonu tamamlanan tarihi Kahta Kalesi'nde yapılan yemek sunumlarında ise meyir çorbası, pirpirim cacığı, sarımsaklı pilav, hitap, yarpuzlu köfte gibi Adıyaman'a özgü lezzetler tanıtıldı. "BÖLGENİN TANITIMINI HEDEFLEDİK" Kahta Kaymakamı Selami Korkutata, etkinliklere, yerli ve yabancı çok sayıda ziyaretçinin katıldığını belirtti. Kültürlerin buluşmasına ev sahipliği yaptıklarını kaydeden ve Adıyaman'ın tarihi, kültürü ve turizmiyle dikkat çektiğini söyleyen Korkutata, festival için ülkenin farklı yerlerinden on binlerce kişinin buluşmasından ilçe adına çok mutlu olduklarını belirtti. Kaymakam Korkutata, Nemrut Dağı'nın zirvesindeki devasa heykellerin arasında gerçekleştirilen etkinlikle bölgenin tanıtımına katkı sağlanmasının hedeflendiğini dile getirdi. Öte yandan festivale katılan AK Parti Adıyaman Milletvekili Muhammed Fatih Toprak da çiğ köfte yoğurup ziyaretçilere ikram etti. Toprak çeşitli ülkelerden gelerek Uluslararası Nemrut Gastronomi Buluşmaları'nda hünerlerini sergileyen şeflere teşekkür etti. TARİFLER METAVERSE ÜZERİNDE YAYINLANDI Festival kapsamında yapılan yemeklerin tarifleri de metaverse üzerinde NFT olarak yayımlandı. Nemrut Gastronomi Buluşmaları'na katkı vermekten memnuniyet duyduklarını belirten OSES Yönetim Kurulu Başkanı Osman Yaşar da, Nemrut ve çevresinde pek çok uygarlığa ait farklı dönemlerden gelen mutfak kültürünün yaşandığını, gastronomi alanında Adıyaman'ın başta çiğköfte olmak üzere birçok lezzetinin ülke dışına taşındığını, buna öncülük ettikleri için de gurur duyduklarını belirtti. BÖLGEDE 'MEZOPOTAMYA' HAMLESİYLE TURİZM ATAĞI Festivale katılan İpekyolu Kalkınma Ajansı (İKA) Genel Sekreteri Burhan Akyılmaz, bölgedeki turizm potansiyelinin GAP Turu adıyla pazarlamanın dünyada tanınırlık açısından yanlış olduğunu belirterek, "Bu illeri 'Mezopotamya' markasıyla tüm dünyaya tanıtmak istiyoruz" dedi. Adıyaman'a gelen 2 milyon turist sayısını 5 milyona çıkarmayı hedeflediklerini ve kentte su sporlarına yönelik projeler hayata geçireceklerini ifade eden Burhan Akyılmaz, "GAP Turu dendiğinde, bölgeyi hiç bilmeyenler, barajların, göletlerin, altyapı projelerinin incelendiği teknik bir mühendislik incelemesi diye algılayabiliyorlardı. Bu bir yanlış yöntemdi. Biz şimdi Adıyaman'ı 'Mezopotamya Turu' markasıyla pazarlamaya başladık. Örneğin bugün Kapadokya'ya baktığımızda Nevşehir, Ürgüp, Göreme'yi insanlar bilemeyebiliyor ama Kapadokya deyince dünyanın her tarafından turistler ve seyahat acenteleri bölgeyi tanıyor. Biz de buna benzer bir çalışmayı Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde yaparak Kilis, Gaziantep, Şanlıurfa, Diyarbakır, Mardin, Siirt, Şırnak ve Batman illerini kapsayan Mezopotamya markasıyla tüm dünyaya tanıtmak istiyoruz. Kültür ve Turizm ile Sanayi Bakanlığımız geçen yıl Şanlıurfa'da bir protokolle bu süreci başlattı. Ve bu süreç yavaş yavaş acentelere yayılmaya başladı" dedi. Kaynak:CNNTURK