Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bir dizi programlar için Gaziantep'e gitti.
Burada 3 programa katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilk olarak Şehir Hastanesi ve Bağlantı Yolları'nın açılışını yaptı.
Konut teslimleri yapıldı
Ardından İslahiye'de, Deprem Konutları Kura ve Anahtar Teslim Töreni'ne katıldı.
Burada videokonferans yoluyla yaptığı açıklamalarda önemli bilgilere yer verdi.
Kentteki deprem çalışmalarını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, son olarak Türkiye'nin en büyük 2. camisinin açılış töreni için Şahinbey'e geçti.
"Camilerimiz ebedi kardeşliğin sembolüdür"
Şahinbey Millet Camii''nin açılış programına katıldı.
Dualarla yapılan açılış öncesi açıklamalarda bulunan Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:
1 milyon 300 bin nüfusuyla hızla gelişen Şahinbey ilçemizde Selçuklu ve Osmanlı mimarisinin buluştuğu bu güzel eserle cami eksikliğinin büyük ölçüde azaldığına inanıyorum. Şahinbey Belediye Başkanımız Mehmet Tahmazoğlu’nu bu güzel eser için teşekkür ediyorum. Selçuklu ve Osmanlı’yı buluşturan mimarisiyle Şahinbey Millet Camii sosyal donatılarıyla bir yaşam alanı olarak donatıldı. Her ne kadar birileri hala verilen hizmete şaşı bakıyor olsa da camilerimizde bilhassa 4-6 yaş arası çocuklarımıza yönelik imkanların sunulmasını ben çok kıymetli buluyorum.
Milletle ve milletin ruh ve inanç dünyasıyla problemi olan belli kesimler dışında herkesin bu hizmetleri memnuniyetle karşıladığını biliyoruz. Camileri sadece günde 5 kez namaz kıldığımız yerler olarak göremeyiz. Camilerimiz tevhidin olduğu kadar vahdetin birlik ve beraberliğin müminler arasındaki ebedi kardeşliğin sembolüdür. Camiler hayatın merkezi, bulunduğu çevrenin kalbi olmuştur. Şahinbey Millet Camii ve Külliyesi başta olmak üzere camilerimizin rollerine dar açıdan yaklaşmak yerine daha geniş açıdan bakmamızda fayda görüyorum. İbadetlerimizi yaptığımız mekanların ötesinde buraları merkez edinerek kendimizi geliştirmenin yollarını aramalıyız.
"Gençlerimizin camilerle irtibatlarının kuvvetli olmasını temin etmeliyiz"
Çocuklarımızı ellerinden sevgiyle tutup camilerimize daha sık getirmeliyiz. Hanım kardeşlerimizin buralardan daha sık faydalanmalarını sağlamalıyız. Gençlerimizin camilerle irtibatlarının mutlaka kuvvetli olmasını temin etmeliyiz. Kur'an-ı Kerim ziyafetleri, söyleşiler, sohbetler, Mevlid-i Şerifler, çeşitli etkinliklerle bu güzel eserin hakkını vermenin yollarını aramalıyız. Çocuklarımızı kendisine, ailesine, vatanına, milletine, devletine ve insanlığa faydalı kuşaklar olarak yetiştirmek ancak bu şekilde mümkündür.
Diğer türlü nesillerimizin içki, kumar, uyuşturucu, terör, şiddetin pençesine düşmesinin önüne geçemeyiz. Bu ulvi görev için çalışan, koşturan pek çok hadsizliğe rağmen nesillerimize sahip çıkan kuruluşlarımıza, vakıf, derneklerimize ve belediyelerimize gönülden teşekkür ediyorum. Rabbim bizi sevgisiz, susuz, havasız, vatansız, mabetsiz, minaresiz, ezansız bırakmasın diyorum. Görenleri hayran bırakan, iç huzuru veren, manevi dünyamızı dış dünya ile bütünleştiren bu muhteşem eserin tekrar hayırlı olmasını diliyorum.
