REFORM HABER ÖZEL - Pandemiyle birlikte insanların tüketim alışkanlıkları ve öncelikleri değiştiğini söyleyen GAİB Başkanı Kileci, lüks tüketime olan ilginin azaldığını ve temel ihtiyaç ürünlerine duyulan talebin arttığını söyledi. Kileci, “Bunun doğal sonucu olarak iç ve dış pazarlarda rağbet gören ürünlerin farklılaştığını görüyoruz. Tekstil, gıda, kimya, halı ve ambalaj sektörleri, söz konusu değişimin gözle görülür biçimde yaşandığı sektörler arasında yer alıyor” dedi.

Maske ve kişisel koruyucu ekipman gibi ürünlerde artan talebin karşılandığı teknik tekstil sektörünün bu süreçten oldukça olumlu yönde etkilendiğinin altını çizen Kileci, “Türkiye genelinde teknik tekstil ihracatı artış trendinde. Pandemide en fazla teknik tekstil ürünü ihraç ettiğimiz ülkeler Almanya, İtalya ve ABD. Yani ürünlerimizin büyük bir kısmı AB ülkeleri ve Kuzey Amerika’ya gidiyor. Bunun nedeni ise ürünlerimizde belli bir kalite standardını yakalamış olmamız. Bölgemizin öncü ili Gaziantep ise teknik tekstil sektöründe kullanılan dokunmamış kumaşın %95’ini üretiyor. Bu anlamda ülkenin bu alandaki ihracatına büyük katkılar sunuyoruz” ifadelerini kullandı.


“Pandemi süreci, bize çok şey öğretti”

Kileci, GAİB’in pandemi bittikten sonraki ticari hedeflerine dair pandemi sürecinin kendilerine çok şey öğrettiğini ve pandeminin kazanımlarını sürdürebilmenin en önemli hedefleri arasında yer aldığını dile getirdi. Kileci, sözlerine şöyle devam etti: “Ayrıca, bölgemizin üretim potansiyeline duyulan güven oldukça yüksek. Pandemi döneminde gösterdiğimiz üretim ve ihracat performansı bunu herkese gösterdi. Pandemi sonrasında bölgemize duyulan bu güveni daha da ileriye taşımak ve bölgenin coğrafi avantajlarını lojistik açıdan iyi kullanmak istiyoruz. Geldiğimiz bu noktada, üretimde ve ihracatta elde edilen avantajların hatalarla kaybedilmemesi gerekiyor. İhracattaki başarımızın sürdürülebilir olması için kalifiye insan yetiştirmeli, çevreci ve doğa dostu üretimler yaparak pazarlardaki varlığımızı güçlendirmeliyiz.”


“Gaziantep, birlikte iş yapma kültürüne sahip bir şehir”

Başkan Kileci, “Gaziantep’teki mültecilerin istihdama katkıları olumlu diyebilirim. Gaziantep, birlikte iş yapma kültürüne sahip bir şehir. Dolayısıyla mültecileri karşımıza değil yanımıza almak istiyoruz. Göç, aleyhe ya da leyhe çevrilebilen bir olgudur. Siz, göç akımını iş gücüne çevirebilir, üretime entegre edebilirseniz, bu kentin lehine olur. Aksi halde işsiz, aşsız bırakılan insanlar potansiyel bir tehlike oluşturur ve bu toplumun her alanında domino etkisiyle hissedilir. Gaziantep göç almaya alışmış ve bunu yönetmeyi öğrenmiş bir şehir. Sadece mültecileri değil ülkemizin başka noktalarından gelen vatandaşlarımızı da ticari ve sosyal hayatımıza kolaylıkla entegre edebiliyoruz” dedi.


“Yabancı uyruklu firmaların toplam ihracatımızdan aldıkları pay, yüzde 4”

Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde toplam bin 389 yabancı uyruklu aktif firma bulunduğunu söyleyen Fikret Kileci, bu firmalardan 646’sı Ocak-Ağustos 2021 döneminde 319,4 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdiğini ifade etti. Kileci, “Toplam ihracatımızdan aldıkları pay, yüzde 4. Ocak-Ağustos 2021 itibariyle yabancı uyruklu firmaların ağırlıklı olarak ihracat gerçekleştirdikleri ülkeler ise 83,6 milyon dolarla Suriye, 62 milyon dolarla Irak, 38,2 milyon dolarla Almanya, 13,5 milyon dolarla Mısır, 11,4 milyon dolarla Birleşik Devletler. Başlıca ihracat kalemlerini ayakkabılar, örme giyim eşyaları, halılar ve yer kaplamaları ile çeşitli mamul eşyalar (hijyenik havlu, bebek bezi vb.) oluşturuyor. 

Bizim belirlediğimiz şartlarda ve standartlarda çalıştıkları sürece sektöre elbette katkıları var ama büyük oranda bir etki söz konusu değil. Bugüne kadar her şeyi kendi imkânları ile inşa ederek yükselen bu bölge, dışarıdan aldığı göçlerle ve yabancı unsurlarla kalkınmış değildir. Dolayısıyla gelen göç, geri gittiğinde de bizim açımızdan değişen bir şey olmayacaktır” diyerek sözlerini noktaladı.

Haber: Aydın Uğur