Gaziantep Ticaret Odası (GTO) nisan ayı olağan meclis toplantısı, Meclis
Başkanı M. Hilmi Teymur başkanlığında; Yönetim Kurulu, Meclis ve Disiplin
Kurulu üyelerinin katılımıyla online olarak gerçekleştirildi.


Toplantının açılışında yaptığı konuşmada plazma bağışının önemine dikkat çeken
GTO Meclis Başkanı M. Hilmi Teymur, “Koronavirüs nedeniyle kayıplarımız da
maalesef gün geçtikçe artıyor. Çevremizden, eşimizden, dostumuzdan,
akrabamızdan kötü haberler alıyoruz. İnsanlara can olmak için plazma bağışı gibi
bir nimet var elimizde. Biliyoruz ki bu tedaviyi görenler hayata tekrar tutunabiliyor.
Bu hastalığı geçiren herkesten özel bir ricada bulunmak istiyorum: Lütfen plazma
bağışında bulunun ve hayat kurtarın.” dedi.

Yıldırım: Üzerimize düşeni ne kadar yerine getiriyoruz?
Gaziantep Ticaret Odasının nisan ayında yürüttüğü faaliyetler hakkında meclis
üyelerini bilgilendiren GTO Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Yıldırım, tam kapanma
kararının vaka sayıları üzerindeki etkisi ve ekonomik travmalarının tartışılmasından
önce bireysel olarak özeleştiri yapılması gerektiğini belirtti.

Yıldırım, “Üzerimize düşeni ne kadar yerine getiriyoruz? Dikkat, sorumluluk ve
sağduyu… İhtiyacımız olan ve üzerimize düşen şey bunlar. Arkamızdan gelen neslin,
Okul sıralarında eğitim almanın ne demek olduğunu bilmeyen, bayramda el öpme
geleneğini öğrenmeyen, 23 Nisan’da coşkuyla dans edemeyen bir nesil olmasını
istemiyorsak bugün bazı şeylerden feragat etmek zorundayız. Virüs ile olan
mücadelemizde en ufak bir gevşemeye mahal vermeden maske, mesafe ve
temizlik kurallarına sıkı sıkıya sarılmalıyız. Bu kurallara dikkat edilmediği yerde
bilinmelidir ki başkalarının hayatına kast ediliyordur. Bu kuralları önemsemek

zorundayız. Sevdiklerimiz, çocuklarımız, yaşlılarımız için virüsle olan savaşımızda
maske, mesafe ve temizlik hayati öneme sahip.” dedi.

Yıldırım: Çözüm ve destek bekliyoruz
“İş dünyası olarak kazancımızdan da feragat etmek zorunda kaldık” diyen Başkan
Yıldırım, 17 günlük tam kapanma sürecinde bazı sektörlerde yaşanan sorunlara
çözüm üretilmesi gerektiğini belirterek, tam kapanmayla birlikte faaliyetlerini
tamamen durdurmak zorunda olan işletmelerin hibe başta olmak üzere birtakım
destek mekanizmalarına ihtiyacı olduğunu vurguladı ve şunları aktardı:

“Sigorta sektörü, Ortadoğu ülkelerine ihracatta para transferi, araç-otobüs servis
bakım, e-ticaret gibi pek çok konu başlığında üyelerimizden gelen geri bildirimler
var. Biz bunlarla ilgili sorunları, çözüm önerilerimizle birlikte yetkili mercilere ilettik.
Bazı noktalarda da olumlu sonuçlar aldık. İlettiğimiz sorunlara tam kapanma
sürecinde çözüm üretilmesi kritik öneme sahip. Çözüm üretilmesinin dışında uzun
süredir ayakta kalma mücadelesi veren ve bu kapanma sürecinde faaliyetlerini
tamamen durdurmak zorunda olan işletmelerimiz başta olmak üzere; hibe desteği,
kredi borçlarına faizsiz erteleme, SGK primlerinin devlet tarafından üstlenilmesi ve
vergi affı gibi hususları içeren kapsamlı bir Tam Destek Paketi devreye sokulmalı.”

Vergi artışı değil, vergi affı olmalı
Bu kadar sorunun üzerine bir de Kurumlar Vergisi oranının %25’e yükseltilmesinin
yaşanan gerçekliğe uymadığını belirten Yıldırım, “Vergi artırımı pandeminin
olumsuz etkileri ile mücadele etmekte zorlanan vergi mükelleflerini daha da zor bir
sürece sokacaktır. Mevcut ortamda işletmelerin vergi başta olmak üzere kamusal
yükümlülüklerinin normal şart ve koşullarda yerine getirmesini beklemek yaşanan
gerçekliğe uygun düşmemektedir. Bu bakımdan vergi oranının arttırılması değil
bilakis azaltılması hatta vergi affının getirilmesi elzemdir.” diye ekledi.