"Asrın felaketi" olarak nitelenen Kahramanmaraş merkezli depremlerden en çok etkilenen yerlerden Gaziantep'in Nurdağı ilçesinde her noktada depremin acı izleri görülüyor.

Kahramanmaraş'ın Pazarcık ve Elbistan ilçelerinde 6 Şubat'ta meydana gelen 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerde Nurdağı ilçesi büyük ölçüde enkaz yığınına döndü.

Arama kurtarma çalışmalarının tamamlandığı ilçe merkezinde enkaz kaldırma ve hasar tespit çalışmaları devam ediyor.

Duvarları yıkılan bazı evlerin iç kısmı sokaktan görülebiliyor. Yıkılan bir evin balonlar asılı duvarı ile yıkıntılar arasındaki oyuncak ve bisikletler yürek burkuyor.

İlçenin Kahramanmaraş Bulvarı boyunca uzanan oto alım-satım bölgesinde hasar gören yüzlerce araç depremin şiddetini gösteriyor.

Çekilen fotoğraflar ve dron görüntüleri, depremin acı izlerini gözler önüne seriyor.

İlk andan itibaren hükümet, yerel yönetim, sivil toplum kuruluşları ve halkın işbirliğiyle depremin açtığı yaralar sarılmaya çalışılırken, ilçede 28 mutfakta günlük 75-80 bin kişiye yemek veriliyor.

Çok sayıda kişinin çadırlarda yaşamını sürdürdüğü ilçede, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum'un koordinatörlüğünde, TOKİ ve Emlak Konut Genel Müdürlüğünce, depremzedelerin yaşayacağı geçici barınma alanları için çalışmalar devam ediyor.

Hayatın normale dönmesi için çalışmaların sürdüğü ilçenin yeniden ayağa kaldırılması amacıyla ülkenin birçok yerinden gelen belediye ekipleri, çöplerin toplanmasından suların verilmesine kadar birçok alanda görev yapıyor.

- "İlçede her yer dümdüz oldu"

Depremzede Serpil Avcı,  depremde çok büyük korku ve üzüntü yaşadıklarını ifade ederek, "Bizi duvardan duvara vurdu. Çok kötü hissettik. Soğukta gece yarısı çocuklarımızla beraber kendimizi sokağa attık. Evimiz ve dükkanımız yıkıldı. Çadırda yaşamaya devam ediyoruz. Nurdağı diye bir şey kalmadı. Hepsi yerle bir oldu." dedi.

Avcı, "Allah razı olsun devletimizden, milletimiz de imdadımıza yetişti." dedi.

Mustafa Avcı ise depremden önce ilçenin, havasıyla ve insanıyla tam yaşanabilecek bir yer olduğunu ancak bu afetle yok olduğunu dile getirdi.

O anları unutamadığını belirten Avcı, ikinci depremde yaşadıklarını şöyle anlattı:

"Allah'tan geldi. Bunu bilemezsin ne zaman olacağını. Biz o gün zaten dükkanda hazırlık yaptık. Çay içiyordum. Bir anda bir gürültü duydum. Ne olduğunu bilmedik. Bizi duvardan ta öbür duvara çarptı. Ondan sonra çocuklara dedim kaçışın. Sonra sarsıntı devam etti, aşağı attı beni, kolumun üst tarafında ve alt tarafında çatlaklar var. İlçede her yer dümdüz oldu. Şu anda buranın en büyük sıkıntısı ise su. İnsanlar banyo yapamıyor."

Avcı, depremzedelere yapılan yardımlar için teşekkür ederek, "Devletimizden, milletimizden, herkesten Allah razı olsun. Herkes yardımımıza koştu. Yabancı ülkelerden bile çok gelen oldu." dedi.