Diyarbakır'da öldürülen Narin olayı açığa kavuşmadan Türkiye bu kez de Sıla bebek ile sarsıldı. Şiddete ve cinsel istismara uğrayan 2 yaşındaki Sıla bebek dün entübe edildi. Peki, Sıla bebek olayı nedir, istismar nasıl anlaşılır ve istismar çeşitleri nelerdir, yaşa göre cinsel istismarın belirtileri? İşte detaylar...

Sıla bebek olayı nedir? 

Tekirdağ’ın Malkara ilçesinde yaşamını sürdüren Bakiye Yeniçeri, 2 Ağustos günü 2 yaşındaki kızını Malkara Devlet Hastanesi’ne götürdü. Annenin doktorlara, çocuğunu bıraktıkları komşunun düşürdüğünü ve yaralandığını söylediği öğrenilirken yapılan muayene sonrası küçük kız ailesine teslim edildi. Geçtiğimiz Pazar akşamı tekrar Malkara Devlet Hastanesi’ne baygın halde getirilen Sıla bebeği muayene eden doktorlar, bebeğin vücudundaki darp izi ve morlukları görünce durumu hemen polis ekiplerine bildirdi. Sağlık durumunun ağır olduğu belirlenen Sıla bebek, Tekirdağ İsmail Fehmi Cumalıoğlu Şehir Hastanesi’ne sevk edildi. Burada muayenesi yapılan küçük kızın beyin kanaması geçirdiği belirlendi ve ameliyata alındı. Olayla ilgili soruşturma başlatılırken Sıla bebeğin son durumuyla ilgili açıklama yapan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, şiddet ve istismara maruz kalan bebeğin entübe durumda bulunduğunu aktardı.

Milton Kasırgası Florida kıyılarına ulaştı: Olağanüstü hal ilan edildi Milton Kasırgası Florida kıyılarına ulaştı: Olağanüstü hal ilan edildi

İstismar?

Bedensel, ruhsal ve cinsel gelişimin henüz tamamlanmadığı 0-18 yaş arasındaki dönem çocukluk dönemi olarak tanımlanır. Bu dönemdeki çocuğun beden veya ruh sağlığına zarar veren, zarar verme riski taşıyan, fiziksel, duygusal, zihinsel veya cinsel gelişimini olumsuz etkileyen, kendisine bakmakla yükümlü kişi veya kişiler tarafından zarar verici olan, kaza dışı ve önlenebilir bir davranışa maruz kalması çocuğa karşı kötü muamele ya da çocuk istismarı olarak tanımlanmaktadır. 

Fiziksel İstismar

Çocuğa karşı; sağlığına, yaşamına, gelişimine veya onuruna zarar veren ya da zarar verebilme olasılığı yüksek, kasıtlı fiziksel güç kullanılmasıdır. Fiziksel istismar, çoğunlukla iteklemek veya tokatla başlar ve süreç ilerledikçe şiddet ağırlaşır.

Cinsel İstismar

Çocuğun tam olarak anlayamadığı, onay vermesinin mümkün olamayacağı, gelişimsel olarak hazır olmadığı ya da toplumun yasalarına, sosyal normlarına aykırı olacak şekilde bir cinsel etkinliğe dahil edilmesidir. Mağdurlar genellikle istismarcıyı tanırlar, bu da istismarın gerçekliğini kavramayı ve bu olayı otoritelere bildirmeyi psikolojik olarak güçleştirir. Bu tür hadiseler atlatmış kişiler, ilerleyen yaşamlarında insanlara güvenmekte zorluk yaşadıkları için, ilişkilerinde birçok pürüz yaşarlar.

Duygusal İstismar

Ebeveyn ya da çocuğa bakan kişinin davranışları ya da sözleriyle çocuğun ruh sağlığını bozacak etkide bulunması ve çocuğun bu nedenle büyüme gelişme ve ruh sağlığı açısından genetik kapasitesine ulaşmasının engellenmesidir. Bu durum bir süreç içinde, pek çok defalar tekrarlanabileceği gibi, tek bir seferde de gerçekleşebilir.

İhmal 

Çocuğa bakmakla yükümlü kimselerin; çocuğun beslenme, giyinme, barınma, eğitim, sağlık, diş sağlığı ve sevgi gibi temel gereksinimlerini karşılamada ihmal göstermesi, çocuğun beden ve ruh sağlığının veya bedensel, duygusal, sosyal ya da ahlaki gelişiminin engellenmesi.

Çocuk İstismarı

Çocuk istismarı, çocuğa karşı kullanılan fiziksel şiddetten daha fazlasıdır. Cinsel, sözlü ve duygusal istismar, ihmal ve sömürü gibi her türlü kötü muameleyi içerir. İhmal, sömürü, duygusal ve sözlü istismar genellikle fark edilmez ve raporlanmaz. Bunun sebebi de arkada bir yara veya iz bırakmamasıdır.

Yaşlı İstismarı

Yaşlı istismarı, yaşlı vatandaşların itibarını ve güvenliğini çalan sessizce varlığını sürdüren bir istismar çeşididir. Sanıldığından daha yaygındır. Yetişkinler yaşlandıkça zihinleri ve vücutları güçsüzleşir. Bu yüzden kendilerine gereğince bakma, zorbalığa karşı çıkma veya saldırıldıklarında kendilerini koruma yetilerini yitirirler. Bunun sonucunda yaşlılar; cinsel, fiziksel ve finansal istismar mağduru olabilirler.

Çocukların yaşadıkları cinsel istismarı açıklayamamalarının temel nedenleri

Sonuçlardan Korkma: Çocuklar genellikle fiziksel şiddetten korkmaları, aileyi utandırmaktan çekinmeleri veya dışarıdaki sorunları ailelerine taşımakla suçlanacaklarına ilişkin inanca sahip olmaları nedeniyle istismarı bir yetişkine anlatmaktan kaçınırlar.

Reddedilme Korkusu: Çocuklar genellikle yetişkinlerin kendilerine inanmayacağından, iddialarını reddedeceğinden ve yardım etmeyi kabul etmeyeceklerinden korkarlar. Fail, çocuğu kimsenin ona inanmayacağına veya yaşadığı olayı açıkça söylerse söylediği kişilerin de başının belaya gireceğine inandırabilir

Kandırma: Fail, istismarı saklaması karşılığında çocuğa çeşitli hediyeler alarak suçun ortaya çıkmasını engelleyebilir.

Kendini Suçlama: Fail, çocuğu cinsel istismarın kendi hatası olduğuna ve istismarı hak ettiğine inandırabilir. Çocuk, istismarı engelleyemediği için kendini suçlu hissedebilir.

Koruma: Fail çocuğun ailesinden veya yakın çevresinden ise, çocuk ailesini korumak isteyebilir.

Yaş: Küçük yaş grubu çocuklar, yaşadıklarının cinsel istismar olduğunun farkında olamayabilirler; özellikle de istismarcı çocuğun tanıdığı ve güvendiği biriyse, istismar normal bir davranış olarak kabul edilebilir.

Engel Durumu: Çocuğun yaşadığı cinsel istismarı anlayamayacak ve anlatamayacak düzeyde engelinin olması, istismarın ortaya çıkmasını geciktirebilir veya engelleyebilir.

Cinsel istismarın belirtileri

Erkek ve kız çocuklar yaşları, gelişim düzeyleri ve kültürel ortamları dâhil olmak üzere çeşitli faktörlere bağlı olarak cinsel istismara farklı tepkiler verebilmektedirler. Yaşa göre çocuklarda görülebilecek istismar belirtilerine aşağıda yer verilmiştir. Bu tip davranışların gözlemlendiği çocuklarda istismar belirtilerinin olup olmadığı takip edilmelidir

0-9 Yaşa göre cinsel istismarın belirtileri

•Normalden daha fazla ağlama, sızlanma ve bağırma.

• Bakıcılara sımsıkı sarılma ve normal olmayacak bir şekilde yapışma.

• “Güvenli” yerlerden ayrılmayı reddetme.

• Uyumada zorluk veya sürekli uyuma.

• Konuşma yetisini veya idrar kontrolünü kaybetme ve diğer gelişimsel gerilemeler.

• Yaşlarına uygun olmayan cinsel eylemleri bilme ve onlara ilgi gösterme.

• Belirli insanlardan, yerlerden veya eylemlerden ya da saldırıya uğramaktan korkma.

• Bebek gibi davranma (yatağı ıslatma vb.)

• Aniden okula gitmeyi reddetme.

• Özel bölgelerine çok fazla dokunma.

• Aile ve arkadaşlardan uzaklaşma veya içine kapanma.

• Yemek yemeyi reddetme veya sürekli yemek yeme isteme.

10-18 Yaşa göre cinsel istismarın belirtileri

• Depresyon (kronik üzüntü), ağlama veya duygusal hissizlik.

• Kâbuslar (kötü rüyalar) veya uyku sorunları.

• Okulda sorun yaşama veya okuldan uzaklaşma.

• Öfkelenme veya akranlarıyla olan sıkıntıları anlatma, insanlarla kavga etme, kurallara uymama veya yetkililere saygısızlık yapma.

• Aile ve arkadaşlardan uzaklaşma dâhil, kaçınma davranışı gösterme.

• Kendine zarar veren davranışlar (uyuşturucu, alkol, kendini yaralama).

• Okul performansında değişiklikler.

• Sürekli yemek yeme ya da yemek istememe.

• İntihar düşüncesi ve eğilimi.

• İstismar hakkında konuşma, istismarı hatırlama.

Aile içi şiddet ve istismar nasıl anlaşılır?

İnsanlar aile içi istismarı düşündüklerinde genellikle sadece aile içi şiddete odaklanırlar. Ancak evdeki şiddet, yakın bir ilişkide veya evlilikte, bir kişinin diğerine tamamen hakim olmaya çalışması ve onu kontrol altına almaya çalışmasıyla oluşur.
Aile içi şiddet ve istismar yalnızca bir amaçla kullanılır: sizin üzerinizde tamamen kontrol sahibi olmak ve sizi tamamen denetim altına almak. Aile içi şiddet ve istismar arasında ayrım yapılamaz. İstismar, heteroseksüel çiftler arasında ve aynı cinsiyetteki ilişkiler içinde gerçekleşir. Bu, tüm yaş gruplarında, etnik kökenlerde ve ekonomik düzeylerde gerçekleşir. Kadınlar daha sık mağdur durumdayken, erkekler de özellikle sözlü ve duygusal olarak istismar edilmektedir. Sonuç olarak, bir erkek, bir kadın, bir genç ya da daha büyük bir yetişkinden gelse de, istismar edici davranış hiçbir zaman kabul edilebilir değildir.
İstismarı tanımak, yardım almanın ilk adımıdır!
Aile içi istismar sıklıkla tehditlerden ve sözlü tacizden başlayıp şiddete doğru tırmanmaktadır. Fiziksel yaralanma en belirgin tehlike olabileceği gibi, ev içi istismarın duygusal ve psikolojik sonuçları da şiddetlidir. Duygusal açıdan istismar ilişkileri öz-benliğinizi yok edebilir, anksiyete (kaygı) ve depresyona yol açabilir ve sizi çaresiz ve yalnız hissettirir. İstismar durumunun varlığını kabul ettikten sonra, ihtiyacınız olan yardımı elde edebilirsiniz.

İstismara maruz kaldığını açıklayan çocukla nasıl iletişim kurulmalıdır?

• Konuşmanın bölünmeyeceği ve çocuğun kendini rahat hissedeceği bir mekânda görüşme yapın.

• Çocuğun duyabileceği yumuşak bir ses tonu ile iletişim kurun. Çocuğa, yanında olma amacınızın “ona yardımcı olmak” olduğu duygusunu hissettirin.

• Hiyerarşik bir oturma düzeninden kaçının.

• Ona inanın ve onu kabul edin.

• Onunla sıcak ve içten bir ilişki kurun.

• Kendini ifade etmesine izin verin.

• Yorum yapmadan dinleyin.

• Yönlendirici soru sormaktan kaçının.

• Yaşadıklarını dramatize etmeyin veya küçümsemeyin.

• Tüm ilginizi çocuğa yöneltin.

• Tutamayacağınız sözler vermekten kaçının.

• Bu bilginin ona yardım edebilecek kişilerle paylaşılacağını belirtin.

• Çocuğu, olayı arkadaşlarına anlatmaması konusunda bilgilendirin.

• Çocukla, ona dokunarak iletişim kurmaktan kaçının.

• Olaya ilişkin bilgileri çocuğun cümleleri ile tutanaklaştırın.

• Adli süreç başladığında çocuğa kendisinin mahkemede dinleneceğini ve bu süreçte kendisinden olayı anlatmasının isteneceğini açıklayın.

Editör: Elif Yılmaz