Kahramanmaraş merkezli "asrın felaketi" olarak nitelendirilen depremlerde eşini ve kızını kaybeden Muharrem Küpeli, Adıyaman'ın Besni ilçesinde kurulan çadır kentte hayata tutunmaya çalışıyor.

Besni'nin Kesecik köyünde yaşayan Küpeli, 6 Şubat'taki depremlerde ailesiyle yıkılan iki katlı evlerinin enkazı altında kaldı.

Yakınları ve komşularının yardımıyla oğluyla enkazdan çıkarılan Muharrem Küpeli'nin eşi Fatma ve 5 yaşındaki kızı Eliza Küpeli yaşamını yitirdi.

İlçe merkezindeki Vakkas Kumral İlkokulu bahçesinde kurulan çadır kentte kalan Küpeli, depremde eşini ve kızını kaybetmenin üzüntüsünü yaşıyor.

Muharrem Küpeli, deprem sırasında uyumadığını ifade etti.

O anları anlatan Küpeli, şunları söyledi:

"Önce ev az sallandı. Belki eski depremler gibi durur dedim, baktım hızlanmaya başladı. Eşimi çağırdım, daha da sallamaya başladı. Altımızdaki ağaçlar çöktükten sonra ev, tavanla birlikte üzerimize yıkıldı. İki katlı müstakil evdi, altı toprak ve ağaç, üstü beton. En küçük kızım annemin yanındaydı. O gün evde iki çocuğum ile eşim ve ben vardım. Karım ve kızımı depremde kaybettim."

Vücudunda kırık ve çatlaklar olduğunu belirten Küpeli, tekerlekli sandalye ile dolaşabildiğini ifade etti.

Küpeli, "Kaval kemiğimde ve belde çatlak, kaburgalarda kırık var. Korse verdiler. Sürekli yatmamı tavsiye ettiler. İki gündür biraz iyi olduğum için dışarı çıktım." diye konuştu.

Enkazdan kurtarılan oğlu ile kızının annesinin evinde, kendisinin ise çadır kentte kaldığını belirten Küpeli, çadırda kendileriyle çok ilgilenildiğini anlattı.

Küpeli, "Allah herkesten razı olsun, devletimize zeval vermesin. Yemek getiriliyor, giysi geliyor, ayakkabı geliyor, çok iyi bakılıyor bize. Ağabeylerim geliyor, beni yalnız bırakmıyorlar. Sohbet ediyor, konuşuyoruz. Burası iyi geliyor bize." ifadelerini kullandı.

Yıkılan evlerinin enkazından kısa sürede kurtarıldığını belirten Küpeli, gözyaşları içinde, "Mezar oldu bize, nasıl giderim oraya artık." dedi.