Greve çıktılar diye neredeyse dar ağacına çekilecekler. Sosyal medyada” Niye greve çıktılar? “ diye adeta linç ediliyorlar.

DİSK’ e bağlı Genel-İş Sendikası, üyeleri adına yürüttüğü toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin uzlaşmazlıkla sonuçlanması üzerine yasal hakkını kullanarak Kadıköy, Bakırköy ve Maltepe Belediyesi işyerlerinde grev kararı aldı.

CHP’li olan her 3 belediyedeki grev kararları Kadıköy ve Bakırköy’de uzlaşma sağlanması ile kaldırılırken, Maltepe’de uygulanmaya başlandı. Aslında Kadıköy Belediyesi’nde emekçilerin çok kısa süren grevi gece yarısı taraflar arasında sağlanan anlaşma ile sonlandırıldı.

Asıl sorun, çöp birikintilerinden ötürü Cumhurbaşkanı Erdoğan ile hükümete yakın medyanın belediye üzerinden CHP’ye yüklendiği Maltepe’de yaşanıyor.Elbette Erdoğan ve AKP’li yöneticiler ile destekçi medya fırsat bulmuşken siyasi gerekçelerle çöp yığınlarından ötürü belediyeyi, dolayısıyla CHP’yi “Beceriksizler” diye eleştirecek. Hatta Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Maltepe’de biriken çöpleri temizleyebileceklerini açıklayarak, ana muhalefet partisini ve Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç’ı kamuoyunun önüne attı.

Doğrudur biriken çöpler salgın döneminde sağlığı daha çok tehdit ediyor, kötü koku çevreyi rahatsız ediyor, hoş olmayan görüntüler oluşuyor. Ne var ki giderek artan hayat pahalılığı karşısında emekçiler yaşanabilir ücreti alabilmek için mücadele ediyor, yasanın kendilerine tanıdığı grevle haklarını arıyor. Belediye Başkanı ise bütçelerinin yetersiz olduğunu, işçilerin aşırı ücret zammı talep ettiğini, ödemeye güçlerinin yetmeyeceğini açıkladı.

Buraya kadar yaşananlar yasal ölçüler doğrultusunda son derece doğal. Sokak ve caddeleri çöp yığınlarıyla dolan Maltepe halkı da yakınmasında haklı. Önemli olan belediyenin ve sendikanın ortak rakamda uzlaşarak grevin bir an önce sonlanması. Emekçi elindeki tek gücü kullanarak istediğini elde etmeye çalışıyor. Bunda da kararlı görünüyor. O denli kararlılar ki, biriken çöpleri toplamak için ilçeye gelen İstanbul Büyükşehir Belediyesi işçilerini “grev kırıcılığı” yapıyorsunuz diyerek oradan uzaklaştırdı.

Asıl değinmek istediğim, grevi çok ağır eleştirilenler, emekçiyi suçlayanlar. “İşçiler CHP’li belediyede niye grev yapıp, iktidarın eline koz veriyor?” diyenden tutun da “Aynı grevi AKP’li belediyelerde yapabilirler mi?” diye sorana kadar aralarında CHP’li olduğunu bildiğim çok sayıda kişi sosyal medyada grevci işçilere ve Genel-İş’e yükleniyor.

Evet işçiler AKP’li belediyelerde genelde greve çıkmaz. Çünkü üye oldukları sendika hükümete yakınlığı ile bilinen Hak-İş’e bağlı Hizmet-İş Sendikası. AKP iktidarı döneminde üye sayısını büyüterek genel hizmetler iş kolunda en çok üyeye sahip konuma gelen Hizmet-İş bir anlamda AKP’li belediyeleri karşısına almak istemez. Onun için sözleşmeler emekçinin pek hoşnut olmayacağı uzlaşma ile sonuçlanır. Çok nadir işyerlerinde grev yaptığına tanık olduk bugüne değin bu sendikanın.

CHP’li belediyelerde çalışan işçilerin üye olduğu Genel-İş Sendikası ise daha mücadeleci, daha kararlı çizgide etkinlik gösteriyor. Üyelerinin haklarını sonuna değin alabilmesi için de grev dahil yasal haklarını hangi belediye olursa olsun kullanmaktan çekinmiyor. İşte bu ayrıntıyı göz ardı ediyor emekçiye saydıranlar.

Maltepe Belediyesi’ndeki grevin sonuçlanıp, çöplerin bir an önce ortadan kaldırılması için her yerde ” Emek en yüce değerdir” diyen CHP yönetiminin, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun devreye girmesi şart. Güçlerini ve olanaklarını zorlayarak emeğinden başka gücü olamayan işçiye hak ettiğini vermek CHP’li belediyelerin temel görevi.