Hayvanat bahçelerinin çıkış hikayesi ile birlikte sizlere İnsanat bahçelerini anlatacağım.

Genellikle kralların ve zengin tüccarların yabani hayvanları sergilemek amacı ile düzenlemiş oldukları, insanlara bilmedikleri hayvanları göstermek nasıl yaşadıklarını anlatmak maksadı ile kurulmuş yerlerdi.

Günümüzde ise hayvanların alıkonulmuşlugu ve doğal yaşam ortamlarından uzaklaşmaları bir çok insanı rahatsız eder duruma gelmiştir. 

Bugün hayvanlara yapılan bu eziyet sorgulanırken çok yakın zamanda özellikle Avrupa ‘da başta Afrikalılar olmak üzere , uzak doğulular, Eskimo ‘lar ve bir çok insan ırkı tıpkı hayvanlar gibi kafeslere konulup sergilenmişti.

Birçok Avrupa ülkesinde kurulan Human Zoo yani insan hayvanat bahçesinde çok degil bundan 70 yıl önce insanlar sergileniyor ve diger insanlar bilet karşılığı onları görmeye geliyordu.

Paris, Antwerp, Barcelona, Londra, Milan , Varşova ve sonrasında New York ta açılan insan bahçelerinde kendilerine göre ilkel insanları sergiliyorlardı.

1874 yılında Alman Carl Hafenbeck   isimli bir Alman Afrika’dan yakalayıp getirdiği yerlileri sergilemeye başladı.


Ve çok popüler olan bu insan hayvanat bahçeleri bütün Avrupa ‘yı ve Amerika ‘yı sarmaya başladı. O kadar çok para kazandıki.

Afrika ve uzak doğudan getirilen insanlara yeni insanlar ekledi. Kafeslere konulan bu insanlara çeşitli isimler verildi. İlkeller, insana çok benzeyenler, vahşi insanlar gibi.

1889'da Paris Dünya fuarında gemilerle getirilip kafeslere  konulan 400 kişiyi ,28 milyon kişi ziyaret etti.

1906 ve 1922 yıllarında Marsilya; 1900, 1907 ve 1831 yıllarında Paris ‘te  milyonlarca insan kafeslerdeki yarı çıplak veya tamamen çıplak insanları ziyaret ettiler.

Paris ‘teki son insanat bahçesinin ziyaretçisi 34 milyon kişi olmuştu.

Amerika’da ise Cincinati insan hayvanat bahçesine getirilip konulan siyu kızıllderilileri sergilendi.

Bütün bu insan hayvanat bahçelerinde levhalarda ; yaklaşmayın, yiyecek vermeyin, dokunmayın yazıyordu. 

Bu insanlar yetersiz beslenme yada yakalandıkları hastalıklardan dolayı öldüler.

1904 yılında ABD ‘li misyoner Samuel Philips Verner , Belçika Kongo’suna yakalanan bir pigme’yi insanların ilk atası olarak sergilemeye başladı. Oto Benga adı verilen bu pigme onur kırıcı bu davranışlara fazla dayanamayarak intihar etti.

1958 yılından sonra yükselmeye başlayan tepkilerden sonra insan hayvanat bahçeleri kapatılmaya başladı ve 1960 lara gelindiğinde tamamen yok oldu.