Açıkladığı enflasyon ve işsizlik verileriyle kamuoyunun tepkisini çeken TÜİK Başkanı’ndan siyasi irade de hoşnut olmadı ki değiştirildi.

Mutfakta yangına yol açan, dar gelirli milyonlarca işçi, memur, emekli, esnaf ve çiftçinin aşırı pahalı fiyatından ötürü yanına bile yaklaşamadığı temel tüketim maddeleri ile çarşı pazar enflasyonunun yüzde 40’a dayandığı ortamda TÜİK  2020 yılı enflasyonunu  akıllara ziyan yüzde 14.6 olarak açıklamıştı. Ucuz kış sebzesi pırasa ve karnabahar bile kilosu 10 liradan satılıyor. Nasıl oluyor da enflasyon yüzde 14 çıkıyor. Anlamak olası değil. 

Hayat pahalılığından satın alma gücü sürekli gerileyen yurttaş market ve pazarlarda bir kenara ayrılmış zedelenmiş sebze ve meyve kuyruğuna giriyor. Son kullanma tarihi geçmiş ürünler bile vatandaş tarafından rağbet görüyor. Akşamları gizlice pazara giden emeklilerin sayısı o kadar arttı ki… Kuyrukta bekleyen yoksul insanlar, “Ne yapalım buna mecburuz” diye yakınıyor. Bütçeleri elverse, eline bol sıfırlı maaş geçse bu kış gününde o kuyrukta beklerler mi hiç? Hal böyle iken TÜİK,yaşamın gerçeklerine uygun enflasyonu açıklamaktan kaçınıyor. Düşük açıklanan enflasyon rakamından dolayı memur ve emekli maaşına cüce zam yapılıyor,  kaybeden hep sabit gelirli oluyor.

Ülkenin kanayan yaralarından bir diğeri olan işsizlikte de aynı tablo ortaya konulmaya çalışılıyor.

Bir yıldan bu yana ülkeyi rehin alan korona belası nedeniyle işten çıkarmalar kar topu gibi büyüdü, işsiz sayısı 11 milyonu aştı. Ne var ki, TÜİK geçen ay işsiz sayısını 4 milyon 5 bin, işsizlik oranını da yüzde 12,9 olarak duyurdu. Oysa, umudunu yitiren üniversite mezunu gençler dahil milyonlarca insan yanıla yakıla ekmek parası için çalmadık kapı bırakmıyor. Neredeyse her evde bir genç karamsar bir şekilde babasının vereceği harçlığı çekinerek bekliyor. Salgından dolayı uygulanmaya başlanan yasağa karşın işten çıkarmalar olanca hızı ile sürüyor.

Ücretsiz izin uygulaması ile maaş ödemekten kurtulan patronlar yerine devlet bu konumdaki emekçiye günlük 47.70, aylık 1420 lira para veriyor. Hayat pahalılığında bu para ile geçinmek çok zor.  Devlete güvenen işveren de çalıştırdığı emekçiyi hemen ücretsiz izne çıkarıyor. Ne zaman iş başı yapacağı da belli değil. Ücretsiz izne gönderilen işçi sayısı sadece ocak ayında 883 bine çıktı.  

Acı gerçek böyle iken TÜİK’in enflasyonda olduğu gibi işsizlik rakamını da düşük göstermesi tepkileri doruğa taşımıştı. Ancak, ne kadar saklanırsa saklansın gerçeklerin er geç ortaya çıkma gibi kötü bir huyu var.Ve de çıkıyor.

Düşük verilerden ötürü kamuoyundaki yoğun eleştiriler hükümetin dikkatini çekmiş olmalı ki,  Muhammed Cahit Şirin görevinden alınarak TÜİK Başkanlığına Ahmet Kürşad Dosdoğru getirildi. Sivil toplum örgütleri ve krizden bunalan halk yeni başkandan manülipe edici rakamları  değil, soyadı gibi  “Dosdoğru” verilerin açıklanmasını bekliyor.