Rusya ve Ukrayna arasındaki savaşın uzayacak olduğunun anlaşılmasıyla, Ukrayna Devleti’nin devlet aklıyla hareket etmediği gündemde konuşulanlar arasında. Uzayan savaş binlerce insanın ölümüne yol açması bir yana ekonomik ve jeopolitik olarak artan riskleri de beraberinde getirdi. Tedarik sıkıntıları ortaya çıkabilir.

Rusya’nın yaptırımlarla karşı karşıya kaldığı bu süreçte, küresel finans sisteminden ülkenin petrol ve gaz şirketleri darbe aldı. Batılı firmalar ülkeden çekiliyor. Ancak dünya liderleri, metal ve tarım ürünleri ihracatı konusunda sessiz kaldı. JPMorgan Chase'in Bankası, insani kaygıların -yoksul ülkelerin Rusya'nın tarımsal ürün ihracatına bel bağladığını- gıdayı "dokunulmaz" kıldığını belirtiyor. Ancak tam bir ambargonun yokluğunda bile, savaşın neden olduğu aksaklıklar savunmasız ülkelerde gıda güvenliğini tehdit ediyor ve otomobillerden uçaklara kadar zaten covid-19 tarafından gerilmiş olan önemli Avrupa ve Amerika endüstrilerini vurabilir.

Rusya, 2020'de küresel toplamın yaklaşık %20'sini oluşturan dünyanın en büyük buğday ihracatçısıdır. (Ukrayna %9 ile beşinci sırada yer almaktadır.) Rusya aynı zamanda üre ve potas gibi gübrelerin ana tedarikçilerinden biridir. Şimdiye kadar bu ürünler, Batı tarafından hedeflenen yaptırımlardan kurtuldu. Ancak sektör yine de darbe alacak. Rusya, bu yılki buğday mahsulünün henüz %30'unu ekmedi ve sigorta ve itibar riskleri, halihazırda hasat edilmiş malzemelerin nakliyesini aksattı. Afrika ve Orta Doğu'daki ülkeler, arz yetersizliği veya yüksek fiyatlardan en çok etkilenen ülkeler olacak. Dünyanın en büyük buğday ithalatçısı olan Mısır da ekmek fiyatlarını büyük oranda sübvanse ediyor. Türkiye ise buğday ihracatı olarak 2020-21 yılında 8,7 milyon ton Rusya’dan buğday ithal ediyor.

Kaynak: Dünya Gazetesi

Rusya, Batı'ya zarar vermek için bu malzemelerin ihracatına kısıtlamalar getirebilir. Putin'in savaşının uzun vadeli ekonomik etkileri Ukrayna'nın çok ötesinde hissedilebilir.

*Bu yazı hazırlanırken Economist.com dergisinden yararlanılmıştır.