Geçtiğimiz hafta TCMB politika faizini (%14) değiştirmedi. Gelişmiş ülke merkez bankalarının da (FED ve ECB başta olmak üzere) Mayıs ayında faiz artışı yapmaları bekleniyor. Artan enerji fiyatları ve arz-talep uyumsuzluğuna bağlı olarak enflasyonda görülen yükselişin beklenenden uzun sürebileceği öngörülüyor.  Merkez Bankalarının birbirinden ayrışan politika kararları almalarına rağmen öncü merkez bankalarının varlık alım programlarını azalttıkları görülüyor.

Enflasyonist beklentinin yukarı yönlü olduğu bir ortamda, para politikasına dair belirsizlik de dikkate alındığında enflasyonun düşmesi zor görünüyor. Enflasyon dinamikleri açısından %61’lik bir yıllık TÜFE’deki artışın büyük bir kısmının yükselen kurlar ve dünya genelindeki artan fiyatlardan kaynaklandığı görülüyor. Emtia fiyatlarındaki yükseliş açısından özellikle enerji sektörü ve petrol enflasyon üzerinde belirleyici olmaktadır.

Kaynak:Habertürk.com.tr

Aşağıdaki grafikte brent petrol varil fiyatının seyri görülmektedir. Özellikle 2010 yılı sonrasında volatilitenin arttığı son iki yılda ise bir yükseliş trendi olduğu görülüyor. Bu gelişme başlı başına enflasyondaki yükselişin temel nedenleri arasındadır. Bu duruma Jeopolitik risklerin, küresel ekonomi üzerindeki olumsuz etkisi eklenince küresel ekonomik faaliyetin aşağı yönlü olacağı düşünülebilir.